9. Hukuk Dairesi 2015/7529 E. , 2017/2413 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti, asgari
geçim indirimi ve ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, davacının alt işveren ...-... Şirketi tarafından istihdam edilmek üzere işe alındığını, asıl işveren ... Şirketi bünyesinde 2011 yılında ..."nın ilk 5 yıldızlı otelinin inşaatında çalışmaya başladığını, projenin bayramdan önce yetiştirilmesi için haftada 7 gün 08:00-18:00 saatleri arasında, 20-30 dakika ara dinlenme ile çalıştırıldığını, Şirket sorumlularının "projeyi ramazan bayramından önce bitirelim işin sonunda ücret alacaklarınızı toplu olarak ödeyip inşallah birlikte diğer projelere de başlayacak ve çalışma koşullarını da düzelteceğiz" gibi güven veren ifadelerde bulunup işçileri hummalı çalışmaya soktuğunu, akabinde projenin tamalanması ile davacının iş aktine bildirimsizce ve hiç bir neden gösterilmeden son verildiğini, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek ihbar tazminatı, ücret, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti ve asgari geçim indirimi alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı ... Şirketi vekili, Mahkeme"nin yetkisiz olduğunu, müvekkilinin ikametinin ..."da bulunduğunu, davacının çalıştığı yerin de ..."da olduğunu, her ne kadar diğer davalının ikameti ..."da ise de diğer davalı ile aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığını ve müvekkiline husumet de yöneltilemeyceğini, bu nedenle davanın ..."da açılması gerektiğini, bu nedenle müvekkili açısından davanın tefriki ve ..."ya gönderilmesi gerektiğini, müvekiline husumet yöneltilemeyeceğini, diğer davalı ile müvekkilinin arasında asıl-alt işverenlik bulunmadığını, müvekkili Şirket"in ... İlindeki kendi arsası üzerinde inşa ettireceği otelin kaba inşaatı için diğer davalı Şirketle değil ...Ltd.Şti. İle "anahtar teslim" olarak 28.02.2011 tarihinde sözleşme imzaladığını ve sadece bu şirkete ödeme yaptığını, inşaatta davalının fiziksel bir tek işçisinin çalışmadığını, haricen öğrendiklerine göre diğer davalı şirketin müvekkilin sözleşme yaptığı ... Ltd.Şti."nden iş aldığını, bu Şirket"in de inşaatın kalıp, demir, beton, işi için ... ve ... ile ayrı bir sözleşme imzaladığını, davacı ve arkadaşlarının ... ve ..."in ustabaşılığı altında ve bu kişilerin işçileri olarak çalıştığını, yine haricen edinilen bilgilere göre ...-... Şirketi"nin yüklenicilere yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen yüklenicilerin ...-... Şirketi ile aralarındaki sözleşmeye göre 24/07/2011 tarihinde bitirmeleri gereken işi süre uzatımına rağmen bitirmediklerinden sözleşmelerinin feshedildiğini, diğer davalı ile yükleniciler araısndaki sözleşmenin belirli süreli olması nedeni ile iş aktinin belirli süreli olduğunu, ihbar tazminatı alamayacağını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ...-... Şirketi vekili, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, ..."da yapılacak 5 yıldızlı otel inşaatında kalıp demir, beton işlerinin yapılması için yüklenici ... ve ... ile müvekkili arasında 20.04.2011 tarihinde sözleşme imzaladığını, davacının sözleşme konusu işin yerine getirilmesi için yüklenici bünyesinde çalıştığını, müvekkili şirket ile davacı arasında iş ilişkisinin bulunmadığını, davacının ... ve ..."in işçisi olduğunu, yüklenicilere sözleşme kapsamındaki hak edişlerinin ödendiğini, yüklenicilerin sözleşme süresi içinde yüklendikleri işleri yerine getirmedikleri için sözleşmenin feshedildiğini, yüklenici bu kişilerin müvekkili şirket mallarına ve inşaat alanına zarar vererek suç teşkil eden fiillerde bulunduklarını, bu nedenle haklarında ceza davası açıldığını, yüklenicilerin sözleşmeye aykırılığı ve eksik bıraktıkları işlerin bilirkişi raporu ile tespit edildiğini, kalan işlerin müvekkilce zarar edilmek sureti ile 3. kişilere tamamlattırıldığını, davacı ve davacı gibi dava açan diğer işçilerin yükleniciler ile danışıklı hareket ederek aynı avukata vekalet vermek sureti ile haksız kazanç elde etmek için kötüniyetli olarak dava açtıklarını, davacının sözleşme süresinin bitmesi ile çıkış bildirgesinin verildiğini, ihbar tazminatı alamayacağını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davacının ...-... Şirketi"nin işçisi olarak diğer davalı şirketin yaptırtmakta olduğu inşaatta 27/07/2011-28/07/2011 tarihleri arasında kalıpçı ustası olarak çalıştığı, iş akdinin davalı işverenlikçe feshedildiği iddiası karşısında feshin tazminat ödemesi gerektirmeyecek şekilde gerçekleştiğini ispat etme yükü üzerinde olan davalı tarafın bu şartı yerine getiremediği, fesih şekline göre davacının ihbar tazminatına hak kazandığı, ayrıca çalışmaları nedeniyle kendisine ödenmeyen ücret asgari geçim indirimi, fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil ücretlerinin bulunduğu anlaşılmakla dosya hesap bilirkişisine tevdi edilmiş hesap raporu verilere uygun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, davalı tarafın talebi nedeniyle davacıya yemin verdirildiği, davacının yemin beyanında 200,00 TL"nın kendisine ücret ödemesi yapıldığını beyan ettiğinden 200,00 TL"nın hesaplanan miktardan mahsup edildiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davalı ...-... Şirketi vekili ve davalı ... Şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1-Dosyadaki bilgi ve belgelere ve delillerin taktirinde bir isabetsizlik görülmemesine ve özellikle ünvanından inşaat işleri ile de uğraştığı anlaşılan ... Şirketi"nin asıl işveren, davalı ...-... Şirketinin alt işveren olduğunun anlaşılmasına göre temsil eden davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut uyuşmazlıkta, fazla mesai ücretinde yapılan takdiri indirim hariç olmak üzere ücret alacağından 1.935.00 TL.nin reddedilmesine rağmen davalılar lehine sadece 200.00 TL. vekalet ücretine hükmedilmesi hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 12/1. maddesine aykırı olup bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK. nun geçici 3/2. maddesi yollaması ile HUMK. nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ;
Hüküm fıkrasında davalılar lehine vekalet ücreti olarak hükmedilen "200" rakamının çıkartılarak yerine "1500" rakamının yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine, 23/02/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.