Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/3459 Esas 2019/5680 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/3459
Karar No: 2019/5680
Karar Tarihi: 01.10.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/3459 Esas 2019/5680 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme Ceza Dairesi'nde görülen bir davada sanığın silahlı terör örgütüne üye olduğu suçundan mahkumiyetine karar vermiştir. Temyiz eden tarafından yapılan başvuru esastan reddedilmiştir. Mahkeme kararında, ByLock adlı iletişim sisteminin terör örgütü mensupları tarafından kullanıldığı belirtilerek, sanığın kullanıcısı olduğunun tespiti halinde örgütle bağlantısı olduğuna dair delil olarak kabul edildiği ifade edilmiştir. Ancak, sanığa yönelik yetersiz araştırma sonucunda hüküm kurulduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/6-9, 63.
16. Ceza Dairesi         2019/3459 E.  ,  2019/5680 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/6-9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf
    başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı"nın kabul edildiği gözetilmekle,
    ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin özellikle tanık beyanlarının muhteva ve ait oldukları dönem de gözetildiğinde atılı suçun vasıf açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip değerlendirilerek duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz ByLock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile örgütlü suçlar veri havuzunda sanık hakkında başkaca bir bilgi ve belge bulunup bulunmadığı hususları araştırılıp ortaya çıkacak sonuca göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmekle, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı miktarı ve mevcut delil durumu gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.