18. Hukuk Dairesi 2015/4693 E. , 2015/7353 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... İlçesi ... Köyü 1111 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Kamulaştırma Yasasının 11. maddesinin son fıkrası hükmüne göre, kamulaştırma yoluyla irtifak hakkı tesisinde, kamulaştırma nedeniyle taşınmazda oluşacak değer düşüklüğü kamulaştırma bedelidir. Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda taşınmaz üzerinde bulunan zeytin ağaçlarının bedeli de zemin bedeline eklenerek toplam bedel üzerine irtifak değer kaybı uygulanarak kamulaştırma bedeli belirlenmiş ise de; dosyadaki bilgi ve belgelerden dava konusu taşınmaz üzerindeki yapı ve ağaçların taşınmazdaki konumu, zarar görüp görmediği, iletişim hatlarının izdüşümünde bulunup bulunmadığı ya da izdüşüme mesafesi anlaşılamamaktadır. Mahkemece irtifak nedeniyle yapı ve ağaçların zarar görüp görmediği araştırılarak, zarar gördüğünün anlaşılması halinde belirlenen irtifak bedeline eklenmesi ile yetinilmesi gerekirken bu konuda bir araştırma yapılmadan yapı ve ağaçların değerinin de zemin bedeline ilave edilmesi suretiyle hesap yapan bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması,
2-Aynı kamulaştırma kapsamında aynı değerlendirme (2011) tarihi itibariyle dava konusu taşınmazla aynı köyde bulunan bir kısım taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespit ve tescil davalarının dairemizde daha önce yapılan temyiz incelemesinde ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2011/298 E. 2013/237 K. Dairenin 2014/3487 E-7935 K sayılı) bilirkişi raporlarında sulu taşınmazda münavebeye s.biber, domates alınmasına ve kamulaştırma bedelinin tespit edilmesine karşın bu dosyada münavebe planı değiştirilerek buğday (Samanı) ve bamyanın münavebeye alınmasıyla kamulaştırma bedelinin düşük tespit edilmiş olması,
3-Dava konusu taşınmazın konumu, bilirkişi raporlarında yazılı özellikleri göz önünde bulundurulduğunda objektif değer artış oranının %100 olacağı gözetilmeden %50 oranı alınması suretiyle kamulaştırma bedeli tespit eden bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Ayrıca;
4-... 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa"nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir.
Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile ...nin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla tespit edilen kamulaştırma bedelinden Kamulaştırma Kanunu’nun 27. maddesi gereğince tespit edilen bedelin mahsubu ile fark bedele dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten karar tarihine kadar faiz uygulanması gerektiğinden bu yönden de mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 04.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.