Esas No: 2021/2105
Karar No: 2022/379
Karar Tarihi: 18.01.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/2105 Esas 2022/379 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/2105 E. , 2022/379 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Olayın intikal şekli ve zamanı, mağdurenin aşamalardaki ifadeleri, tanık beyanları, savunma ve tüm dosya içeriği nazara alındığında, sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 18.01.2022 tarihinde üye ...'ın karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Daire çoğunluğunca sanık hakkında mağdureye yönelik çocuğun cinsel istismarı eylemleri nedeniyle kurulan mahkumiyet hükmünün bozulmasına karar verilmiş ise de;
24.02.2013 tarihinde mağdurenin evlerinin yakınındaki sanığın işlettiği bakkala alışveriş yapmak için gittiği, ödeme yapmak için kasaya yaklaştığında sanığın, mağdurenin saçlarını okşayıp göğüslerini ellemeye çalıştığı ve "bazı duygular karşılıklı olabilir, ben güzel bir evlilik yaşamıyorum, eşim benim ihtiyaçlarımı karşılamıyor, biri bana gelip dost hayatı yaşayalım derse
hemen kabul edeceğim, ben senden hoşlanıyorum" dediği, bunun üzerine mağdurenin hemen dükkanı terkettiği, dükkanın karşısında sokak içerisinde oturan babaannesine ve dedesine anlattığı, babaannesinin bağırması üzerine mağdurenin amcası tanık ...'nın aşağıya indiği, mağdureyi ağlar vaziyette gördüğü, ne olduğunu sorduğunda mağdurenin olayı anlattığı, mağdurenin yakınlarının sanığın dükkanına gittikleri ve kavga ettikleri, sanığın polis çağırması üzerine olayın adli mercilere intikal ettiği, bu olaydan 5-6 ay önce de mağdurenin alışveriş yapmak için sanığın dükkanına gittiğinde sanığın mağdureye "yaklaş biraz" dedikten sonra göğüslerini elleyerek sarılmaya çalıştığı, mağdurenin bu olayı da aynı gün ailesine anlattığı ve ailesinin sanık ile tartıştıkları, sanığın olayı inkar ettiği ve bu olayın o tarihte adli mercilere intikal ettirilmediği anlaşılmaktadır.
Sanığın aşamalardaki ifadelerinin kısmen çelişkili olduğu, soruşturma aşamasında anlatmadığı bazı olayları sonradan anlatması ve tanık göstermesinin lehine delil üretme çabasını gösterdiği, mağdurenin ise baştan beri tutarlı ve samimi anlatımlarda bulunduğu, bu yönüyle mağdurenin anlatımlarına itibar etmemek için bir neden bulunmadığı,
Mağdurenin adli mercilere intikal ettirilmeyen ilk cinsel istismar iddiasını sanığın da doğruladığı, mağdurenin ailesinin böyle bir iddia ile kendisini suçladıklarını bu nedenle tartıştıklarını anlattığı, hatta o olayın ayrıntılarına ilişkin mağdurenin söylediği sözlere ve hangi bisküviyi aldığına kadar fazlaca detay verdiği,
Sanığın mağdurenin kilo almaktan şikayet etmesi üzerine ona "hayır kilolu değilsin gayet güzelsin" dediği yönündeki savunmasının tevil yollu ikrar içerdiği,
Sanığın 24.02.2013 tarihinde gerçekleşen ikinci olaya ilişkin savunmalarında olay tarihinde mağdure ile aralarında herhangi bir tartışma veya anlaşmazlığın yaşanmadığını bildirdiği, dolayısıyla mağdurenin sanığa suç isnat etmesini gerektirecek bir neden bulunmadığı, sanığın kızı ile mağdurun gezmelerine izin vermemesi üzerine mağdurenin "ben anlayacağımı anladım" diyerek dükkandan çıktıktan sonra mağdurenin ailesinin kendisine saldırarak sarkıntılıkla suçladıkları yönündeki savunmasının inandırıcılıktan uzak olduğu,
Mağdure hakkında İstanbul ATK 6. İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 26.02.2014 tarihli raporda, maruz kaldığı eylemler neticesinde ruh sağlığının etkilendiği ancak bozulmadığı ve mağdurenin beyanlarına itibar edilebileceği şeklinde mütalaada bulunulduğu,
Hususları hep birlikte nazara alındığında, sanığın mağdureye farklı zamanlarda sarkıntılık suretiyle cinsel istismarda bulunduğunun sabit olduğu, sanığın mahkumiyetine dair hükmün onanması gerektiği kanaatinde olduğumdan çoğunluk görüşüne katılamıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.