Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5901
Karar No: 2015/7352
Karar Tarihi: 04.05.2015

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/5901 Esas 2015/7352 Karar Sayılı İlamı

18. Hukuk Dairesi         2015/5901 E.  ,  2015/7352 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... İlçesi ...Köyü 1655 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm vekillerince temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Şöyle ki;
    1-Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı Yasayla değişik 11.maddesinin birinci fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendinde taşınmaz malın dava tarihindeki mevkii ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden değerinin belirleneceği öngörülmektedir. Bu yöntemle taşınmazın değerinin saptanmasında münavebeye alınacak ürünler yönünden sulu ya da kuru tarım arazisi niteliğinde olup olmaması önem taşır. Mahallinde yapılan keşif sırasında bu yönde herhangi bir tespit yapılmamış olduğu halde, bilirkişi kurulu raporunda taşınmazın bulunduğu mevkide devlet eliyle oluşturulmuş sulama alt yapısının olmadığı, değişen ve modernleşen tarımsal sulama politikaları ile devlet destekli tarımsal sulama projeleri sonucunda ... sulama imkanlarının olmadığı alanlarda da sulama imkanlarının doğduğu bölge çiftçisinin ... sulama alanları dışında kalan tarım arazilerinde kapalı sistem damla sulama sistemi tesis ederek derin kuyu sondaj izinleri alarak veya parsel başlarına havuz yaparak ... dan tarımsal elektrik abonelik izni alabildikleri şeklinde soyut açıklamalar ile kıymet takdir komisyonu raporunda %5 kapital faizi uygulanması nedeniyle bu faiz oranı alınıp kuru ve sulu tarım arazilerindeki münavebe ürünleri birlikte kullanılarak kuru ürünleri için kuru tarım arazilerindeki veri cetveli, sulu tarım ürünleri için sulu tarım arazilerindeki veri cetveli esas alınmak suretiyle değerlendirme yapılmıştır. Sulama kaynağının ne olduğu açıkça gösterilmeden (taşınmazın üzerindeki bir su kaynağından veya yakınındaki bir dereden sulanıp sulanmadığı), sulamanın taşınmazın tamamında ve her mevsim için fiilen yeterli olup olmadığı, dereden sulanıyorsa bu suyun kendi doğal akışı ile mi yoksa özel bir pompalama ya da

    başka bir sistemle mi taşınmaza ulaştığı, yeraltı suyundan yararlanılıp yararlanmadığı, yararlanılıyor ise hangi sistemle yararlanıldığı hususlarında ayrıntılı bir biçimde araştırma yapılarak belirlenmeden, pompajla sulama varsa bunun için yapılacak giderlerin de üretim masraflarına ilave edilmesi gerektiği düşünülmeden ve taşınmazın sulu veya kuru tarım arazisi niteliğinde olduğu belirlenmeden sulu ve kuru ürün ve veriler birlikte alınarak değerlendirme yapan bilirkişi kurulu raporuna dayalı hüküm kurulması,
    2-Dava konusu taşınmazın köy yerleşik alanında planlı alan içerisinde olmasının değerinde bir artışa sebep olamayacağı gözetilmeden %30 oranında objektif değer artışı uygulayan bilirkişi raporuna göre karar verilmesi,
    3-Kamulaştırma Yasası"nın 4650 sayılı Yasayla değişik 10. maddesinin 11. fıkrasına göre kamulaştırması yapılan taşınmaz mal tahsis edildiği kamu hizmeti itibariyle sicile kaydı gerekmeyen bir niteliğe dönüşmüş ise, istek halinde mahkemece sicil kaydının terkinine karar verilir. Mahkemece, yasanın bu hükmü ve davacının terkin yönünde bir talebi de olmadığı dikkate alınmadan, kamulaştırılan kısmın ... adına tescili yerine, yol olarak terkinine karar verilmesi,
    4-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında mevcut olan ipotek şerhlerinin tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılmaması,
    Doğru görülmemiştir.
    Mahkemece gerekirse 1 nolu bozma nedeni doğrultusunda yerinde yeniden keşif yapılıp hakimin gözlemi de tutanağı geçirilmek suretiyle taşınmazın sulu ya da kuru tarım arazisi niteliği açıkça ve denetime olanak verecek biçimde araştırılıp saptanmalı, sulu olduğunun belirlenmesi halinde bilirkişi kurulundan sulu tarım arazilerinde münavebeye alınacak ürünlere ilişkin ortalama verilere göre değerlendirme yapıp kapitalizasyon faizini %5, susuz olduğunun belirlenmesi halinde bilirkişi kurulundan kuru tarım arazilerinde münavebeye alınacak ürünlere ilişkin ortalama verilere göre değerlendirme yapıp kapitalizasyon faizini %6 oranında almak suretiyle değer belirleyen ek rapor alınmalı ve oluşacak sonuç doğrultusunda hüküm kurulmalıdır.
    Ayrıca;
    5-Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tesbiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa"nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
    Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tesbiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir.
    Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesinin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek,

    hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden bu yönden de mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 04.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi