13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/22829 Karar No: 2017/11495 Karar Tarihi: 23.11.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/22829 Esas 2017/11495 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2015/22829 E. , 2017/11495 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı ile tapu verme garantisiyle içeriği devre tatil olan gayrimenkul satış sözleşmesi imzaladığını, toplamda 36.000,00 TL ödeme yaptığını, 1517-1518 ve 1519 nolu hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi ile taşınmazların 30/09/2012 tarihine kadar teslim edileceğinin vaad edildiğini, ancak taşınmazların bugüne kadar teslim edilmediğini, davalının başka kişileri de aynı şekilde mağdur ettiğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla ödenen bedel olan 36.000,00 TL"nin ödeme tarihlerinden itibaren faizi ile iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın kabulü ile 36.000,00 TL"nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi hesaplanarak davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle davacının sözleşmeyi feshi hakkı olmasının gerekçede belirtildiği nazara alınarak ileri sürülen temyiz sebeplerine göre davalının yerinde bulunmayan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, devremülk satış sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 117. maddesi gereğince muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Davacı, dava tarihinden önce davalıyı bedel iadesine ilişkin usulüne uygun şekilde temerrüde düşürdüğünü ispat edememiştir. Mahkemece faiz başlangıcı yönünden dava tarihi esas alınması gerekirken, ödeme tarihlerinin esas alınması usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, usulün 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca mahkeme kararının hüküm bölümünün birinci bendinin ilk satırında yer alan “ödeme tarihlerinden” sözlerinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine "dava tarihinden” sözlerinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.