5. Ceza Dairesi Esas No: 2012/14385 Karar No: 2014/1832 Karar Tarihi: 20.02.2014
Zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2012/14385 Esas 2014/1832 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, bir kamu kurumunda tahakkuk memuru olarak çalışırken, gerçek dışı gece zamları tahakkuk ettirerek, işçilere ödeme yaptı ve fazla tahakkuk eden paraları kendisine ve emekli personelin banka hesaplarına yatırdı. Mutemet sanık da kesilen fazla tahakkuk eden bir tutarı çekerek suça iştirak etti. Mahkeme, suça konu paraların görevi dolayısıyla teslim edilmediği, muhafaza ve gözetim sorumluluğunun olmadığı, yasal tevdii unsurunun gerçekleşmediği için zimmet suçunun oluşmadığına karar verdi. Ancak zincirleme dolandırıcılık suçu oluştuğu için sanıklar mahkum edildi. Sahtecilik suçu 15 yıllık, dolandırıcılık suçu 7 yıl 6 aylık asli ve ilave dava zamanaşımına tabi oldu. Karar, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden sanıkların açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildi. Kanun maddeleri ise TCK'nin 247, 339/1, 504/7, 102/3, 104/2, 5320 sayılı Yasanın 8/1. ve CMK'nın 223/8. maddeleridir.
5. Ceza Dairesi 2012/14385 E. , 2014/1832 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Zimmet HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: ... Belediyesi İSU Genel müdürlüğünde tahakkuk memuru olarak görev yapan sanık ..."nın değişik birimlerde görev yapan bir kısım işçilerin Mayıs-Haziran-Temmuz 1996 aylarına ilişkin bordrolarında haketmedikleri halde gerçeğe aykırı bir şekilde gece zamları tahakkuk ettirdiği, daha sonra işçi ücretlerinin yatırıldığı banka şubesine gönderilen maaş disketleri üzerinde işlem yaparak, fazladan tahakkuk ettirdiği gece zamlarını kesip bu paraların kendisine ve banka kartlarını ele geçirdiği emekli personele ait banka hesaplarına yatırılmasını sağlamak suretiyle toplam 827,24 TL"yi mal edindiği, mutemet olan sanık ..."nın ise... tarafından Temmuz 1996 döneminde yukarıda belirtildiği şekilde kesilen 512,85 TL"nin 260,51 TL"sini 03/09/1996 tarihinde bankadan çektiğinin anlaşılması karşısında; TCK"nın 247. maddesinde düzenlenen zimmet suçunun oluşması için "kamu görevlisinin görevi nedeniyle zilyetliği kendisine devredilmiş olan veya koruma ve gözetimiyle yükümlü olduğu malı kendisinin veya başkasının zimmetine geçirmesi" gerektiği, olayımızda ise suça konu paraların görevi dolayısıyla..."a teslim edilmediği, muhafaza ve gözetim sorumluluğunun olmadığı, fiillerinde yasal tevdii unsurunun gerçekleşmediği, bu nedenlerle eylemlerinin suç tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK"nın 339/1 ve 504/7. maddelerine uyan zincirleme resmi belgede sahtecilik ve zincirleme kamu kurumu zararına dolandırıcılık,..."nın eyleminin ise kamu kurumu zararına dolandırıcılık suçuna iştirak fiillerini oluşturacağı, sahtecilik suçunun aynı Kanunun 102/3 ve 104/2. maddelerinde belirlenen 15 yıllık, dolandırıcılık suçunun ise 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirlenen 7 yıl 6 aylık asli ve ilave dava zamanaşımına tabi olduğu, son suç tarihi olan Temmuz 1996 ile inceleme günü arasında bu sürelerin gerçekleştiği anlaşıldığından, 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ile 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle hükümlerin CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden sanıklar hakkında açılan kamu davalarının aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 20/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.