Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından "..." aleyhine çeke dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takipte, örnek 10 numaralı ödeme emrinin adı geçen başkanlığa 17.03.2011 tarihinde tebliğ edildiği, hazine vekilinin icra mahkemesine yaptığı başvurusunda, çekin keşide tarihinde tahrifat yapıldığı, iki imza ile keşide edilen çekteki tüm değiştirmelerinde yine keşideci kişiler tarafından imzalanarak yapılması gerektiği, tek imza ile yapılan değişikliğin geçerli olmadığı, takip konusu çekin çek keşide etme yetkisi olmayan kişiler tarafından müvekkili idarenin izni ve bilgisi dışında düzenlendiği, borçlu olarak gösterilen idarenin yasa ve yönetmelik hükümlerine göre işletilen ve ancak mal ya da hizmet alımı karşılığında ödeme yapan bir kurum olduğu belirtilerek bu nedenlerle takibin iptali istenmiş, mahkemece keşideci konumundaki ... çift imza ile ilzam olunabileceği, tek imza taşıyan çekteki düzeltme ile sorumlu kılınamayacağı belirtilerek takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
Hukuk davalarında olduğu gibi icra takibinde de tarafların, taraf ehliyetine sahip olmaları gerekir. Yalnız gerçek ve tüzel kişilerin taraf ehliyeti vardır. Borçlu olarak gösterilen ... ayrı bir tüzel kişiliği olmadığından takipte taraf ehliyeti bulunmamaktadır. Tüzel kişiliği olmayan ve dolayısı ile borçlanma ehliyeti bulunmayan bir kimse hakkında takip yapılması usulsüz olduğundan ve bu durumun kamu düzeni ile ilgili olması nedeniyle mahkeme re"sen gözetilerek takibin iptali yerine yazılı gerekçe ile takibin durdurulmasına karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 12.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.