14. Hukuk Dairesi 2016/646 E. , 2018/5679 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 20.01.2011 gününde verilen dilekçe ile asıl dava yönünden ipotek bedelinin arttırılması, birleştirilen dava yönünden ipoteğin kaldırılması talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; asıl ve birleştirilen davanın kabulüne dair verilen 28.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-birleştirilen dosya davacısı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR
Asıl dava, ipotek bedelini arttırılması, birleştirilen dava, ipoteğin kaldırılması isteklerine ilişkindir.
Davacılar vekili, davacıların murisi ... lehine tesis edilen 21.03.1973 tarihli ve 25.000,00 ETL tutarlı ipotek bedelinin arttırılmasını istemiştir.
Davalı akdi ipoteklerde ipotek bedelinin arttırılamayacağını, davanın reddini savunmuştur.
Birleştirilen davada davacı vekili, ipoteğin kaldırılmasını istemiştir.
Birleştirilen davada bir kısım davalılar vekili, dava konusu ipotek bedelinin arttırılması için dava açıldığını, bekletici mesele yapılması gereğini savunmuştur.
Mahkemece, asıl dava ile ilgili olarak davanın kabulüne, ... İli ... İlçesi 112848 ada 6 parsel numaralı taşınmazdaki davacıların murisi ... lehine tesis edilen ipotek bedelinin 109.456,40 TL"ye uyarlanarak mirasçılık belgesindeki payları oranında davacılara ödenmesine ilişkin verilen 09.05.2012 tarihli hüküm Dairemizce 17.01.2013 tarih, 2012/14210 Esas - 2013/523 Karar sayılı ilamı ile "... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/978 Esas sayılı dosyasında da davalı tarafından aynı taşınmaz üzerinde kurulmuş olan ipoteğin kaldırılması için dava açıldığı ve halen derdest olup bu davanın sonucunun beklendiği anlaşılmaktadır. Her iki davanın hukuki sebebi de tesis edilmiş olan aynı ipotek işlemidir. 6100 sayılı HMK"nın 166. maddesi uyarınca davaların aynı sebepten doğması veya biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde her iki dava arasında bağlantı var sayılır. Aynı sözleşmeden doğan ve biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte olan davaların farklı hukuki sonuçlara varılmasının önüne geçilmesi için birleştirilerek görülmesi gerekir" gerekçesiyle bozulmuştur. Bozmaya uyularak, davaların birleştirilmesi ile yapılan yargılama sonucunda asıl davada ... İli ... İlçesi 112848 ada 6 parsel numaralı taşınmazdaki davacıların murisi ... lehine tesis edilen ipotek bedelinin 109.456,40TL"ye uyarlanarak mirasçılık belgesindeki payları oranında davacılara ödenmesine, birleşen davada ipotek bedeli olan 109.456,40TL"nin davacı tarafça davalıların miras payları oranında ödenmesi ve davalılar adına ... ... Şubesine davalıların isim ve payları ile dosya numarası belirtilmek suretiyle yatırılmak şartı ile söz konusu ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davalı-birleştirilen dosya davacısı ... vekili temyiz etmiştir.
Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, 25.000,00TL için tesis edildiği görülmektedir. Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 875. maddesine göre kesin borç (karz) ipoteği, anapara yanında, gecikme faizini ve icra takibi yapılmışsa takip masraflarını da güvence altına alır. Alacaklı, ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceğinden, ipoteğin kaldırılmasına ancak anaparanın, gecikme faizinin, icra takibi yapılmışsa takip giderlerinin ödenmesi halinde karar verilebilir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur.
Bütün bu açıklamalar doğrultusunda; mahkemece yapılması gereken iş; İpotek, kesin borç (karz) ipoteğine ilişkin bulunduğundan, taraflardan alacaklının ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yapıp yapmadığını sorup saptamak, icra takibi varsa bu dosyayı getirtmek, resmi akit tablosundaki sözleşme hükümlerini gözetmek suretiyle alacaklının anapara dışında isteyebileceği gecikme faizi ile icra takibi yapılmışsa takip giderlerini gerek görülürse bilirkişiye hesaplatmak, bunların toplamının alacaklıya ödenmek üzere davacıya depo ettirmek, eksiksiz depo edilirse ipotek şerhini terkin etmek, kısmen ödeme yapılırsa davanın reddine karar verilmekle beraber ödenen bölümü kütüğün düşünceler sütununda gösterilmesine karar vermek olmalıdır.
Mahkemece, mülk ve inşaat bilirkişilerince inceleme yaptırılarak güncellenen ipotek bedelinin davalılara ödenmesine ve ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı-birleştirilen dosya davacısı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.09.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.