23. Hukuk Dairesi 2014/11083 E. , 2015/325 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken 2008 yılının Aralık ayında üyelikten istifa ettiğini ve istifasının kabul edildiğini, ancak çıkma payı alacağının ödenmemesi nedeniyle davalı kooperatif aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalı kooperatifin işlemiş faizin tamamına ve asıl alacağın bir kısmına itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve asıl alacak üzerinden icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, takip talebindeki asıl alacak miktarından 3.500 TL genel gider payının düşülmesi gerektiğini ve alacağın muaccel olmaması nedeniyle davacının takip tarihinden önce faiz talep edemeyeceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının 2008 yılında istifa etmesi nedeniyle 2008 yılının bilançosuna göre davacıya düşen genel gider payının 1.279,00 TL olduğu, 2008 bilançosunun görüşüldüğü genel kurulun 25.01.2009 tarihinde yapılması nedeniyle genel kurul tarihinden bir ay sonrası olan 25.02.2009 tarihinden icra takibinin başlatıldığı tarihe kadar hesaplanan faiz miktarının 14.373,27 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 2.221,00 TL asıl alacak ve 14.373,27 TL gecikme faizi yönünden itirazın iptali ile takibin devamına ve kabul edilen toplam miktar üzerinden %20 icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Dava, çıkma payı alacağı talebiyle girişilen takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporu eksik incelemeye dayanmaktadır. Şöyle ki, davacı 15.12.2008 tarihinde üyelikten istifa etmiş, istifası aynı gün yönetim kurulu kararı ile kabul edilmiştir. Kooperatif anasözleşmesinin 13. maddesi gereğince, hesap senesi sonundan en az bir ay önce üyelikten istifa edilmesi gerekmektedir. Hesap senesinin son ayı içinde istifa edilmesi durumunda ise,
çıkma payı alacağı, istifa edilen seneyi takip eden bir sonraki senenin bilançosunun kabul edildiği genel kurul toplantısının yapıldığı tarihten itibaren bir ay sonra muaccel hale gelecektir ve çıkma payı alacağından düşülmesi gereken genel giderler de o senenin bilançosuna göre belirlenecektir. Kooperatif Anasözleşmesinin 68. maddesi gereğince hesap dönemi takvim yılıdır. Somut olayda, davacının 2008 yılının Aralık ayında, yani hesap senesinin son ayında istifa etmesi nedeniyle çıkma payı alacağının 2009 yılı bilançosunun görüşüldüğü 04.04.2010 tarihinden bir ay sonra muaccel hale gelmesi sebebiyle temerrüt faizinin 05.05.2010 tarihinden itibaren başlatılması ve çıkma payı alacağından düşülecek genel giderlerin 2009 yılı bilançosuna göre belirlenmesi gerekirken, davacının çıkma payı alacağının, 2008 yılı bilançosuna göre belirlenen genel gider çıkarılarak hesaplanmış ve temerrüt faizinin de 2008 yılının bilançosunun görüşüldüğü tarihten bir ay sonra başlatılmış olması, ayrıca İİK "nın 67. maddesi gereğince icra inkâr tazminatının asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekirken toplam alacak üzerinden hesaplanması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinde itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.