3. Hukuk Dairesi 2017/11345 E. , 2018/2353 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 13.03.2018 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av.... geldi. Davacı vekili Av.... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar, müşterek çocukları, ..."in 17/07/2010 tarihinde evine dönerken elektrik direğinden kopan telin çarpması sonucunda zihinsel ve bedensel zarara uğradığını, çalışma gücünü kaybettiğini, davalı kurumun, müracaatlara rağmen mahallede bulunan ve tehlike ... direkleri kaldırmayarak, gereken tamirat ve bakımı yapmayarak bu olayın vuku bulmasına sebebiyet verdiklerini, olay nedeni maddi ve manevi zarara uğradıklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 350.000,00 TL maddi tazminat ile 50.000,00 TL manevi tazminat, diğer davacılar ... ve ... için ayrı ayrı 25.000,00 TL manevi tazminat, zarar gören ..."ın ağabeyi ... için 15.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 465.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişler, 15/04/2014 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 453.923,70. TL olarak yükseltmişlerdir.
Davalı; taleplerin zamanaşımına uğradığını, olayın abone koblosundan kaynaklandığını, bahse konu kablonun şirkete ait satış kablosu olmayıp, tüketiciye ait abone kablosu olduğunu, bu kablonun işletilmesinin, mülkiyetinin, kusur ve ihm...nin davacı tarafa ait olduğunu, davalı kurumun kusur ve ihm...nin olmadığını, talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın ve ıslah talebinin kabulü ile; 453.923,70 TL maddi tazminatın 350.000,00 TL"sine olay tarihi olan 17/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı ..."e verilmesine, davacı ... için 50.000,00 TL, ... ve ... için 25.000"er TL, ... ...için 15.000 TL manevi tazminatın lay tarihi olan 17/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 14.09.2015 gün ve 2015/8785 Esas- 2015/14029 Karar sayılı ilamı ile; ... ... Devlet Hastanesinin 01.12.2010 tarihli raporunda belirlenen özür durumu dikkate alınarak hüküm tesis edildiği, Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Kurulundan alınacak rapora göre karar verilmesi gerektiği belirtilmiş ve temyiz eden davalı tarafın diğer temyiz itirazlarını şimdilik değerlendirilmediği belirtilerek eksik inceleme gerekçesi ile karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; Davacının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere; davanın ve ıslah talebinin kabulü ile 453.923,70 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 17/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı ..."e verilmesine,davacı ... için 50.000,00 TL, ... ve ... için 25.000"er TL, ... ...için 15.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 17/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Y.İ.B.K.).
Bu ilke, kamu düzeni ile ilgili olup; Yargıtay"ca kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Hakimin değişmesi dahi açıklanan bu hukuki ilkeye etki yapamaz.
Dairemizin bozma ilamı öncesinde mahkemece "Davanın ve ıslah talebinin kabulü ile 453.923,70 TL maddi tazminatın 350.000,00 TL"sine olay tarihi olan 17/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı ..."e verilmesine" karar verilmiş, bu kararın davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda "Davacının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere; davanın ve ıslah talebinin kabulü ile 453.923,70 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 17/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı ..."e verilmesine" karar verilmiştir. İlk kararda hüküm altına alınan alacağın sadece 350.000 TL"sine olay tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiş iken sonraki kararda hüküm altına alacağın tümüne olay tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesi, aynı zamanda davacı tarafın fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması, davalı tarafın usuli kazanılmış hakkının göz ardı edilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda 1. maddede açıklanan nedenle davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bendde açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 1. paragrafında yer alan "Davacının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere" ifadelerinin çıkarılarak, 1. maddesinde yer alan "453.923,70 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 17/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı ..."e verilmesine" ifadelerinin çıkarılarak yerine ilk kararda belirtilen şekilde "453.923,70 TL maddi tazminatın 350.000,00 TL"sine olay tarihi olan 17/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı ..."e verilmesine" ifadelerinin yazılmak sureti ile hükmün düzeltilmesine, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 1.630 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacı taraftan alınıp davalı tarafa verilmesine peşin alınan temyiz harcının istek h...nde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/03/2018 günü oybirliğiyle karar verildi.