10. Hukuk Dairesi 2017/380 E. , 2019/5217 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
KARAR
Dava, istirdat istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun reddine dair karar verilmiştir.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili; davacının, borçlu olmadığı mahkeme kararı ile tespit edildiği halde, haciz tehdidi altında ödemek zorunda bırakıldığı ödemenin yasal faizi ile birlikte istirdadını talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı Kurum vekili, söz konusu ödemelerin davacı tarafından yapıldığına dair bir delil bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
“Davanın kabulü ile 8.738,41 TL"nin ödeme tarihi 02.04.2013 tarihini takip eden aybaşı olan 01.05.2013 ödeme tarihine kadar işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı Kurumdan tahsili ile davacıya ödenmesine,” şeklinde karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
“…Tüm yukarıda açıklananlar, bilirkişi raporu ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının ortağı olduğu Argos Ulus Yat. ve Tic. Ldt"nin prim ve gecikme zammının tahsil için düzenlenen...,... numaralı ödeme emirlerinin davacı adına düzenlenmesi ve dava konusu ödemelerin davacı tarafından ödendiği anlaşılmaktadır. Bu hususun aksı kurumca ispatlanamamış olup, davacı kurumca da kesinleşen yargı kararı ile tespit edilen kurum alacağından fazla olarak davacıdan tahsil edilen dava konusu 8.738,41 TL haksız ve yersiz olarak tahsil edilen paranın 5510 sayılı Kanunun 89. maddesi gereğince Kuruma ödendiği 02.04.2013 tarihini takip eden aybaşı olan 01.05.2013 tarihinden ödeme tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya iade edilmesi gerektiği ve dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürelen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalı kurumun istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. …” gerekçesiyle istinaf isteminin reddine karar vermiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili, davanın ispatlanamadığını, söz konusu ödemelerin davacı tarafından yapıldığının ispat edilmesi gerektiği, mahkemece bu hususun araştırılması gerektiğinden bahisle kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamı incelendiğinde, davacını kendisine gönderilen ödeme emri iptali ve menfi tespit istemli açmış olduğu davada, mahkemece davanın kısmen kabulü ile 7438,43 TL"lik kısmın iptal edildiği ve davacının bu kısım kadar borçlu olmadığının tespitine karar verildiği söz konusu hükmün Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, kesinleşme öncesi davalı Kurumca, tüm borç üzerinden davacıya haciz yazısı gönderildiği ve yine kesinleşme öncesi tüm borcun davalı Kurum hesabına yatırıldığı, ilgili kararın kesinleşmesi sonrası, davacı tarafından menfi tespite karar verilen kısım ve faizi için icra takibi yapıldığı, şikayet üzerine, Antalya 1. İcra Mahkemesinin ... E. sayılı kararı ile takibin iptal edilmesi üzerine, istirdat istemli işbu davanın açıldığı, mahkemece, söz konusu ödeme emirlerinin davacı adına düzenlenmesi ve dava konusu ödemelerin davacı tarafından ödendiği, bu hususun aksinin, kurumca ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, aynı gerekçe ile istinaf dilekçesinin reddine karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hüküm eksik araştırmaya dayalıdır.
Gerek mahkeme kararında ve gerekse de istinaf mahkemesince ödeme emirlerinin davacı adına düzenlenmesinin ve yapılan ödemelerin davacı tarafından yapıldığının aksinin davalı Kurum tarafından kanıtlanamaması sonucu yazılı şekilde karar verilmiş ise de, söz konusu hususun yeterince araştırılmadığı belirgin olup, ödemelerin davacı tarafından yapıldığının yöntemince araştırıp netleştirilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının, HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 19/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.