Esas No: 2021/23055
Karar No: 2022/460
Karar Tarihi: 19.01.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/23055 Esas 2022/460 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/23055 E. , 2022/460 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama, tehdit, hakaret (sanık ... hakkında katılan sanık ...'e), tehdit ve hakaret (sanık ... hakkında katılan sanık ...'e), cinsel saldırı (katılan sanık ... hakkında sanık ...'ye)
HÜKÜM : Sanık ...'nin atılı suçlardan beraatine, sanık ... hakkında tehdit ve kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerin açıklanmasının geri bırakılması ile hakaret suçundan ceza verilmesine yer olmadığına, katılan sanık ...'in atılı suçtan mahkumiyetine
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi.
Sanık ... hakkında kasten yaralama ve tehdit suçlarından dolayı 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların aynı Kanunun 231/2. maddesi uyarınca itirazı kabil kararlardan olup, temyiz yeteneğinin bulunmadığı ve anılan kararlara ilişkin temyiz istemi CMK'nın 264/1. maddesine göre itiraz kabul edilip, esasen bu konu hakkında merciince değerlendirme yapılarak karar verildiği anlaşıldığından, söz konusu kararlara yönelik temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi uyarınca reddiyle, diğer hükümlerle sınırlı yapılan değerlendirmede gereği görüşüldü:
Sanıklar ... ile ... haklarında kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanıklardan ...'e isnat edilen hakaret suçunun 5237 sayılı TCK'nın 125, sanık ...'ye isnat edilen tehdit ve hakaret suçlarının ise aynı kanunun 106, 125. maddelerinde düzenlenip, öngörülen cezaların üst sınırları itibarıyla TCK'nın 66/1-e maddesinde belirtilen 8 yıllık olağan dava zamanaşımına tabi bulundukları ve sanıklar yönünden zamanaşımını en son kesen 04.11.2013 tarihli mahkeme sorguları ile inceleme günü arasında bu sürenin geçtiği anlaşıldığından, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca bu suçlardan görülen kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
Katılan sanık ... hakkında cinsel saldırı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Tüm dosya kapsamına göre sanığın olay günü reşit mağdurenin arkasından sarılarak öpme şeklinde ani ve kesintili gerçekleşen eyleminin sarkıntılık düzeyinde kaldığı göz önüne alınarak yapılan değerlendirmede suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK'nın 102/1. maddesinde yer alan cinsel saldırı suçuna ilişkin anılan maddede öngörülen 2 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasının alt ve üst sınırları nazara alınıp, mahkemece gerekçe gösterilerek sanık hakkında teşdiden 4 yıl hapis cezası tayin edilmiş ise de hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58. maddesiyle yeniden düzenlenen 5237 sayılı TCK'nın 102. maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde "cinsel davranışın sarkıntılık düzeyinde kalması halinde 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasına" hükmedileceğinin kabul edilmesi karşısında, anılan düzenlemenin lehe olduğu gözetilerek yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan sanık ... müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 19.01.2022 tarihinde sanıklar ... ile ... haklarında kurulan hükümler açısından oy birliğiyle, sanık ... hakkında cinsel saldırı suçundan kurulan hüküm açısından ise üye ...'un karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Mağdure ... ’a karşı basit cinsel saldırıda bulunmak suçundan sanık ...’ın TCK’nun 102/1 fıkrasına göre alt sınırdan uzaklaşılarak dört yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına dair mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;
Yurt müdürü olan sanığın yanında işçi olarak çalışan mağdureye karşı suçu işlediğine dair mağdure beyanını doğrulayan delil olmadığı, olayı gören tanık bulunmadığı, mağdure ve birlikte yaşadığı kişinin yaralama ve tehdit olayları nedeniyle sanık tarafından kolluğa bildirilmesi üzerine soruşturmanın başladığı, bir hafta önce işlendiği iddia edilen cinsel saldırının intikal şeklinin doğal olmadığı, sanığın öpmek için sarıldığının ileri sürüldüğü, işten çıkarma nedeniyle mağdurun bu beyanı ileri sürdüğünün savunulduğu, mevcut delillere, dava dosyasına ve taraf beyanlarına göre cinsel saldırı suçu ispatlanmadığı halde mahkumiyet hükmünün beraat kararı verilmesi için bozulması yerine yazılı şekilde bozma kararı verildiğinden sayın çoğunluğun bozma kararına gerekçesi yönünden katılmıyorum.