20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/10492 Karar No: 2018/6402
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/10492 Esas 2018/6402 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/10492 E. , 2018/6402 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
... Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Kadastro Kanununun geçici 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmaları sırasında 11.01.2016 tarihli askı cetvelinde ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 131 ada 34 parsel sayılı 795,61 m2 yüzölçümlü taşınmaz tarla niteliği ile ... oğlu ... ve ... adına ½"şer hisse ile tespit edilmiştir. Davacı Hazine vekili; ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 131 ada 34 parsel sayılı 795,61 m2 yüzölçümlü taşınmaz tarla niteliği ile ... oğlu ... ve ... adına ½"şer hisse ile tespit edildiğini, bu parselin ilgiler tarafından fiilen kullanılmadığını ve Kadastro Kanunu gereği de mülkiyetin yazılı bir belgeye dayanmadığını ve aralıksız ve çekişmesiz en az 20 yıllık zilyetliğinin de bulunmaması sebepleri ile tespitin iptali ile Hazine adına tescilinin yapılmasına ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, esasın 2016/64 sırasına kaydı yapılmış, yargılama sonunda tensip ile birlikte dava konusu taşınmazın en son kadastro çalışmasının ilan müddetinin 12.01.2016 - 10.02.2016 tarihleri arasında olduğunu ve tutanakların 11.02.2016 tarihinde kesinleştiğini ve davanın süresinde açılmadığını bu nedenle davanın reddi ile mahkemenin görevsizliğine ve karar kesinleştiğinde ve talep halinde ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekilince davanın, Hazinenin harçtan muaf olması sebebi ile HMK"nın 118. maddesi gereğince 10.02.2016 tarihinde açılmış sayılacağını, yerel mahkemenin ise harçlandırma formunu değil tevzi formundaki tarihi esas alarak davanın reddine karar vermesinin yasaya ve usule aykırı olduğunu, gider avansındaki eksikliğin ise sonradan giderilebilecek bir eksiklik olduğunu beyanla kararı süresinde temyiz etmiştir. Dava kadastro tespitine itiraz ve tescil davasıdır. Somut olayda; çekişmeli taşınmazın tespit tutanakları 12/01/2016 tarihinde askıya çıkarılmış olup, 30 günlük askı süresi 11/02/2016 tarihinde dolmaktadır. HMK"nın 118. maddesi gereğince “Dava, dava dilekçesinin kaydedildiği tarihte açılmış sayılır. Dava dilekçesine davalı sayısı kadar örnek eklenir.” Davacı Hazine davasını 30 günlük askı ilan süresi içinde, 10/02/2016 tarihinde havale ettirmiş. Harçlandırma formu ise aynı tarihte düzenlenmiştir. Dolayısıyla davacı Hazine davasını 30 günlük askı ilan süresi içinde, 10/02/2016 tarihinde açmış olmakla kadastro mahkemesinin görevi devam etmektedir. Hal böyle olunca mahkemece işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken davanın askı ilan süresi içerisinde açılmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 15/10/2018 günü oy birliği ile karar verildi.