Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/10419
Karar No: 2018/5029

Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/10419 Esas 2018/5029 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, Vergi Usul Kanununa muhalefet suçundan beraat ve defter ve belge ibraz etmemek suçundan mahkumiyet hükmü ile cezalandırılmıştır. Ancak, sanığın koşullu salıverilme tarihine kadar sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin uygulanması gerektiği gözetilmemiştir. Bu sebeple hüküm Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile infaz aşamasında yeniden değerlendirilecektir.
Sanığın 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan beraat etmesine karşı, katılan vekilinin temyiz itirazları sonucunda, suçun maddi konusunun fatura olduğu ve suça konu faturaların zorunlu bilgileri içerip içermediğinin tespiti için kanaat oluşturacak sayıdaki asıllarının veya onaylı örneklerinin getirilerek incelenmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, sanığın savunmasında bizim kendi üzerimize düşen kısmı, işlerle bulaşmadığını iddia ettiği bu hükmünde, şirket ortağı hakkında tanık beyanı alınmaması ve belgelerin kimin tarafından düzenlendiği detaylı olarak incelenmeden yazılı şekilde hüküm kurulması eksik inceleme olduğu belirtilmiştir.
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin
11. Ceza Dairesi         2017/10419 E.  ,  2018/5029 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
    HÜKÜM : 2006, 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından: Beraat
    Defter ve belgeleri ibraz etmemek suçundan: Mahkumiyet

    I-Sanık hakkında "Defter ve Belge İbraz Etmemek" suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Defter ve belge ibraz etmeme suçunun oluşabilmesi için; defter ve belgelerin, "saklama zorunluluğu olan 5 yıllık süre içerisinde" usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen vergi incelemesi için yetkili memura ibraz edilmemesinin gerektiği, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı"nın 12.05.2011 tarih ve VDENY-2011-X-101/87 sayılı isteme yazısı ile sanığın yetkilisi olduğu şirkete ait 2005 ve 2006 takvim yıllarına ait defter ve belgelerin ibrazının talep edildiğinin anlaşılması karşısında, yasal süresi içerisinde talep edilen 2006 takvim yılına ait defter ve belgelerin ibraz edilmemesi suretiyle atılı suçun oluştuğunun kabulü ile yapılan incelemede;
    5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı sebebin bulunmadığı ve azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosya içeriğine göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    II-Sanık hakkında "2006 ve 2007 takvim yıllarında sahta fatura düzenleme" suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
    Sanığın savunmasında, şirket işleriyle fiilen şirket ortağı ..."ın ilgilendiğini, kendisinin kağıt üzerinde ortak olduğunu beyan ederek suçlamaları kabul etmemesine karşın; Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı"nın 05.10.2011 tarih ve VDENR-2011-X-101/2 sayılı vergi suçu raporu ve eklerinde, şirketin gerçek bir ticari faaliyetinin bulunmadığının, sanığın yetkilisi olduğu başka bir şirket hakkında daha benzer şekilde sahte fatura düzenlemekten vergi suçu raporu düzenlendiğinin, defter ve belgelerin inceleme için ibraz edilmediğinin, şirketin vergi borçlarının ödenmediğinin, şirket üzerine kayıtlı herhangi bir araç bulunmadığının, mal alışlarının %85"ini sahte fatura düzenleyicisi oldukları tespit edilen mükelleflerden gerçekleştirdiklerinin, yüksek matrahlı KDV beyannameleri vermelerine karşın, ödenecek KDV çıkmadığının, işçisinin bulunmadığının ve mevcut sermayesi ile bu miktarda satış yapmasının mümkün olmadığının bildirilmesi karşısında, suçun yasal unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından;
    1-Sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinin 1. fıkrasında, faturalarda bulunması zorunlu olan bilgilerin neler olduğunun belirtilmesi, aynı Kanunun 227. maddesinin 3. fıkrasında ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" hükmünün yer alması, sanığın yetkilisi olduğu şirket tarafından düzenlenen, herhangi bir faturanın dosya içerisinde mevcut bulunmadığının ve getirtilip duruşmada incelenmediğinin anlaşılması karşısında; öncelikle, sanığın 2006 ve 2007 takvim yıllarında düzenlediği iddia olunan faturalardan, kanaat oluşturacak sayıdaki asıllarının veya onaylı örneklerinin getirtilerek incelenmesi ve 213 sayılı Kanunun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içerip içermediklerinin tespit edilmesi,
    2-Suça konu faturaların zorunlu bilgileri içerdiğinin tespit edilmesi durumunda; sanığın savunmasında bildirdiği şirket ortağı ..."ın açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile duruşmaya celbi, CMK"nın 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak sanığın savunması doğrultusunda tanık sıfatıyla beyanına başvurulması, gerektiğinde faturalar ile vergi dairesine sanık adına ibraz edilen diğer belgelerdeki imza ve yazıların sanığa veya ..."a aidiyeti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması, faturalar üzerindeki yazı ve imzaların sanığa ya da ..."a ait olmaması halinde, suça konu faturaları kullanan şirket yetkilileri tespit edilerek, faturaları kimden, hangi hukuki ilişkiye dayanarak aldıkları hususlarının ayrıntılı olarak sorulmasından sonra, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 28.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi