Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/5188 Esas 2018/5023 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5188
Karar No: 2018/5023
Karar Tarihi: 28.05.2018

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/5188 Esas 2018/5023 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanığın, ticari ilişkiye dayanarak tamamen sahte bir çeki bir kişiye vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia edilmiştir. Ancak çekin aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının değerlendirilmediği, sanığın suça konu çekle bir ilgisinin olmadığını iddia ettiği ve çekin arkasındaki 1. ciranta olarak görünen kişi yönünden araştırma yapılmadığı gerekçesiyle eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulduğu belirtilmiştir. Bu nedenle kararın bozulması gerektiği sonucuna varılmış ve TCK'nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı göz önünde bulundurularak yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- Resmi belgede sahtecilik suçu: Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 204
- Hükümlerin bozulması ve yeniden değerlendirilmesi: Ceza Muhakemesi Kanunu (CMUK) Madde 321 ve 5320 sayılı Kanun Madde 8/1.
11. Ceza Dairesi         2017/5188 E.  ,  2018/5023 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1- Sanığın aralarındaki ticari ilişkiye istinaden suça konu tamamen sahte olarak oluşturulmuş çeki, ...‘a vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; çekin aldatma yeteneği yönünden mahkemece herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış olması, sanığın suça konu çekle bir ilgisinin bulunmadığını, ...‘a herhangi bir çek vermediğini beyan ederek suçlamaları kabul etmemesi, ...‘ın aşamalarda alınan beyanlarında ilk olarak çekin sanık tarafından kendisine getirildiğini ve aralarındaki ticari ilişki nedeniyle cirolayarak ...‘e verdiğini söylemesine karşın, kollukta alınan 04.08.2008 tarihli beyanında çeki kendisine sanık ile birlikte temyiz dışı sanık ...‘nın getirdiklerini bildirmesi, mahkemede tanık sıfatıyla alınan beyanında ise çeki sanık ve ...‘nın birlikte getirerek kefil olarak cirolamasını istediklerini, ...‘e çeki kendisinin vermediğini söyleyerek çelişkili beyanlarda bulunması, çekin arka yüzünde 1. ciranta olarak görünen ...isimli kişi yönünden araştırma yapılmaması ile bu kişi adına atılı imzanın sanığa aidiyeti yönünden herhangi bir inceleme yapılmamış olması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu çek aslı incelenmek suretiyle, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması ve aldatma niteliği olup olmadığının belirlenmesinden sonra, çekte ciranta olarak imzası bulunan ...isimli kişinin gerçek bir kişi olup olmadığının usulünce araştırılması, gerçek bir kişi olduğunun tespiti halinde, duruşmaya celbi ile çekteki ciranta imzasının kendisine ait olup olmadığının, çeki hangi hukuki ilişkiye dayanarak kime verdiğinin ayrıntılı olarak sorulması, gerektiğinde ...adına atılı ciranta imza ve yazılarının sanık, ... veya ...‘a ait olup olmadığı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK‘nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.