Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/26174 Esas 2019/23769 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/26174
Karar No: 2019/23769
Karar Tarihi: 19.12.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/26174 Esas 2019/23769 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/26174 E.  ,  2019/23769 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 03/06/2011-31/12/2014 tarihleri arası kapıcı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının davalı işyerinde fiilen çalışmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın reddine karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-İş hukukunda çalışma olgusunu ve hizmet süresini ispat yükü, bunu iddia eden işçiye düşer. Çalışma olgusu her türlü delille kanıtlanabilir. Çalışmanın ispatı konusunda, Sosyal Güvenlik Kurumu ve işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Özellikle iddia edilen çalışma döneminde Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarındaki işverenlerin araştırılması ve kayden görünen işverenlerle işçi arasında iş görme ediminin yerine getirilip getirilmediği, kaydın ne şekilde oluştuğu araştırılmalıdır.
    İşçinin çalışma olgusunun tespitinde işyerinde veya komşu işyerinde çalışanların tanıklığı önemli olduğu gibi tanık olarak dinlenecek kişinin tanıklığına güveni etkileyebilecek bir durumun olup olmadığı da araştırılmalıdır. Tanıklar belirli bir dönem çalışmışlarsa ve başkaca delil yok ise beyanlarının belirtikleri dönemle sınırlandırılması gerekir.
    Somut uyuşmazlıkta, davacı davalı işyerinde 03/06/2011-31/12/2014 tarihleri arası kapıcı olarak çalıştığını ileri sürmüş, davalı işveren davacının işyerinde fiilen çalışmasının bulunmadığını, davacının eşi olan dava dışı...’in işyerinde kısmi süreli olarak kapıcılık yaptığını savunmuştur.Mahkemece davacının eşi olan..."in gündüzleri başka bir işte fiilen çalıştığı ve sigortalı olduğu aynı zamanda iş dönüşünde kapıcılık görevini de üstlendiği, gerçekte kapıcılık görevini..."in yaptığının anlaşıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de davacının sigorta kayıtları, davalı tarafça ibraz edilen davacı hakkında tutulan tutanaklar birlikte değerlendirildiğinde davacının davalı işyerinde 03/06/2011-31/12/2014 tarihleri arası çalıştığı anlaşılmıştır.Her ne kadar davalı tarafça davacının eşi olan...’in fiilen çalıştığı savunulmuş ise de kapıcılık sözleşmesinde kapıcının iş görme borcunu bizzat ifa edeceği gibi sürekli olmamak koşulu ile başkası tarafından da ifa edilebileceği, kapıcılık hizmetlerinin genellikle kapıcının tüm aile fertlerinin (karı veya koca ve çocukların) katkıları ile yürütüldüğü düşünüldüğünde davacının eşi olan...’in yaptığı hizmetler eşine yardım niteliğinde olduğundan davacının davalı işyerinde 03/06/2011-31/12/2014 tarihleri arası çalıştığı kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19/12/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.