6. Ceza Dairesi Esas No: 2015/8292 Karar No: 2017/4019 Karar Tarihi: 02.11.2017
Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2015/8292 Esas 2017/4019 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık eski eşinin başka biriyle ilişkisi olduğunu öğrenmek için onun iki cep telefonunu alıp kullanmadan geri vermiştir. Bu nedenle sanığın mağdurun malını faydalanmak amacıyla aldığı söylenemez. Yerel mahkemenin sanığı suçlu bulan kararı, yeterli ve doğru gerekçe ile verilmemiştir. Nitekim, kişinin zilyetliğindeki taşınır malı cebir ve tehdit kullanarak almak, bir suç olan yağma suçunu oluşturur. Ancak, burada sanığın bir suç işlemediği anlaşılmıştır. Bu nedenle, karar temyiz edilerek Anayasa Mahkemesi tarafından bozulmuştur. Kanun maddeleri 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 148. maddesi (yağma suçu), 149. maddesi (nitelikli yağma), ve 150. maddesi (kişinin hukuki bir ilişkiye dayanan alacağının tahsili amacıyla yağma suçunun işlenmesi ile yağmada değer azlığı).
6. Ceza Dairesi 2015/8292 E. , 2017/4019 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Yağma HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
5237 sayılı TCK"nun 148. maddesinin 1. fıkrasında yağma suçunun temel şekli, 2. fıkrasında senet yağması, 3. fıkrasında cebir karinesine yer verilmesi, 149. maddesinde nitelikli yağma, 150. maddesinde ise kişinin hukuki bir ilişkiye dayanan alacağının tahsili amacıyla yağma suçunun işlenmesi ile yağmada değer azlığını düzenlemiştir.
Yağmanın temel şeklinin düzenlendiği 5237 sayılı TCK"nun 148/1. maddesi uyarınca, kişinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceği ya da mal varlığı bakımından böyle bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak bir malı teslime veya alınmasına karşı koymamaya mecbur bırakılması yağma suçunu oluşturur.
Yağma; başkasının zilyetliğindeki taşınabilir malın, zilyedin rızası olmadan faydalanmak amacıyla cebir ve tehdit kullanmak suretiyle alınması olduğundan "zor yoluyla hırsızlık" bir kişiye karşı kullanılan icbar araçlarıyla haksız bir menfaat elde etme şeklinde tanımlanmıştır.
Yağma, tehdit veya cebir kullanma ile hırsızlık suçlarının bir araya gelmesiyle oluşmuş bileşik bir suç olduğundan bir çok hukuki değeri korumaktadır.
Somut olaya gelince;
Olay tarihinde mağdur ve sanık evli olup, aralarında çıkan anlaşmazlıklardan dolayı bir süredir ayrı yaşamaktadırlar. Sanık zaman zaman mağduru telefonla arayıp ulaşamayınca başkaları ile ilişkisi olduğunu düşünüp bunu öğrenmek amacıyla mağdurun çalıştığı plaja geldiği, mağdurun üzerinde ikinci bir telefonun olduğunu görünce şüphelerinin arttığı, öfkeye yenilip mağdur ... Kaçan"ın çenesini sıkıp, dizleri üzerine bastırıp üzerindeki iki adet cep telefonunu alıp ayrıldığı, 28.04.2014 tarihli tutanak içeriğindende anlaşılacağı üzere "telefondaki mesaj ve fotoğraflara bakıp" her hangi bir şekilde kendisine maddi çıkar sağlayan bir tarzda kullanmadan aynen kolluk güçlerine teslim ettiği, UYAP kayıtlarına göre de tarafların 01.07.2014 tarihinde boşandığı olayda;
Sanığın, eski eşi olan mağdurun başkaları ile ilişkisi olup olmadığını öğrenip anlamak için iki telefonunu alıp oldukça kısa sayılan bir süre içerisinde kullanmadan aynen iade ettiği dikkate alındığında sanığın faydalanma amacıyla mağdurun malını aldığından bahsedilemeyceği gözetilmeden yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 02/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.