19. Hukuk Dairesi 2015/10473 E. , 2016/2223 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 11/05/2015
NUMARASI : 2013/311-2015/311
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında akaryakıt istasyonu bayilik sözleşmesi imzalandığını, davalının her yıl 650 m³ akaryakıt satın almayı taahhüt ettiğini, bu taahhüdüne uygun davranmadığı takdirde her m³ için 25 USD cezai şart ödemeyi kabul ettiğini, davalının müvekkilinden akaryakıt alımı yapmadığını, sözleşmenin feshedildiğini belirterek, 81.250 USD cezai şart ve kâr mahrumiyeti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ..., davacıyla yapılan bayilik sözleşmesi gereğince davacının faaliyete başlaması düşünülen akaryakıt istasyonuna eksik malzeme teslim ettiğini, teslim edilen demirbaşların ise sökülerek teslim alındığını, bu nedenle faaliyete başlayamadıklarını, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin doğmadığını, savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında 5 yıl süreli bayilik sözleşmesi yapıldığı, ancak herhangi bir mal alım satımının gerçekleşmediği, sözleşmenin henüz bir sene dahi dolmadan feshedildiği, sözleşme feshedilmemiş olsa bile davalının beş yıl boyunca alım yapmayacağının söylenemeyeceği, sözleşme hükümlerinin davacının beş yıl için cezai şart talep etmesini mümkün kılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 01.01.2013 tarihli akaryakıt istasyonu bayilik sözleşmesinin dağıtıcı firma olan davacı tarafından feshedilmesi nedeniyle cezai şart isteminden kaynaklanmaktadır.
Sözleşmenin 1. maddesinde konusu, 2. maddesinde işletme şartları, 3. maddesinde istasyonun çalıştırılması düzenlenmiş, 8. maddesinde ise bayinin 1 ve 2. maddesinde belirtilen şekilde davalının ..."den petrol ürünleri satın alıp, istasyonun da satma taahhüdünü yerine getiremez ise, davacı ..."nin sözleşmeyi süresinden önce ve herhangi bir ihtara gerek kalmaksızın feshedebileceği ve yine aynı maddenin b bendinde ise bundan dolayı cezai şart istenebileceği hükme bağlanmıştır.
Davacı, sözleşmenin imzalanmasından itibaren 6 ay geçmesine rağmen davalının kendisinden akaryakıt almaması ve bu nedenle sözleşme hükümlerine uymaması üzerine davalıya fesih ihbarında bulunmuş, yerine getirilmesi için süre verilmesine rağmen davalının sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmemekte ısrar etmesi üzerine, sözleşmeyi feshettiğini, noterden gönderilen ihtar ile bildirmiş ve cezai şart istemine ilişkin bu davayı açmıştır.
Her ne kadar davalı taraf savunmasında davacının yükümlülüğünde olan bir takım ekipmanların kendisine teslim edilmediğini, bu nedenle akaryakıt alınmadığını bildirmiş ise de, bu hususlarda davacı tarafa herhangi bir ihtar çekmediği gibi, davacının ihtarlarına da cevap vermemiştir. Hal böyle olunca somut olay bakımından davalının bayilik sözleşmesinin gereklerini yerine getirmemesi nedeniyle davacı tarafından akdin feshedilmesinin haklı olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece sözleşmenin 8/b maddesi uyarınca fesih halinde cezai şart istenebileceği gözetilerek, konusunda uzman bilirkişiden talep edilebilecek cezai şart miktarının hesaplanması yönünde ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.