9. Hukuk Dairesi 2017/754 E. , 2017/2294 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (İŞ)
Davacı, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından temyizi üzerine yerel mahkemece ek karar ile hükmün davalı vekiline 23.06.2016 tarihinde tefhim ile tebliğ edildiği halde davalı vekilinin 13.08.2016 tarihinde hükmü temyiz ettiği oysa temyiz süresinin sona erdiğinden temyiz başvurusunun süresinde yapılmadığı gerekçesi ile reddedilmiştir.
Ret kararının süresinde temyiz edilmesi üzerine yapılan incelemede, mahkeme hükmünde kararın tebliğinden itibaren 8 gün içinde kanuni yollar açık olmak üzere kararın verildiği ve kısa kararın HMK 297.maddesi gereğince gerekçeli kararın tüm unsurlarını taşımadığı, gerekçeli kararın davalı vekiline 09.08.2016 da tebliğ edildiği ve kararın 13.08.2016 tarihinde olmak üzere yasal süre içerisinde temyiz edildiği anlaşılmış olup davalının temyiz talebinin HUMK. nun 432/4. maddesi gereğince süre aşımı nedeniyle reddine dair temyiz isteminin reddi ek kararının ortadan kaldırılmasına karar verildi. Dosya incelendi. Gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının davalı şirkette 12/04/2013 tarihinde işe başladığını ve aralıksız olarak bu şirkette fiilen ağır vasıta şoförü olarak 30/10/2015 tarihine kadar çalıştığını, almış olduğu net ücretin 1600 TL olduğunu, SGK kayıtlarında ücretin asgari ücret olduğunu, bankaya asgari ücret yatırıldığını kalan miktarın da elden verildiğini, davacının fazla çalışmasının karşılığı olan ücretin ödenmediğini, yıllık izin kullandırılmadığını ancak bu ücretin de işçiye ödenmediğini,bu nedenlerle iş akdinin haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek,kıdem tazminatı, fazla çalışma, resmi tatil günleri çalışması,hafta tatili çalışma ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarını isetmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili;davalının iş akdinin devamsızlık nedeniyle haklı sebeple feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının 16.04.2013-2015/10.ay dahil tarihleri arasında davalı şirket bünyesinde kesintisiz çalıştığı,davacının ... Noterliği 04.11.2015 tarih 9837 yevmiye numaralı ihtarnamede yılık izin kullandırılmadığı ve ücretlerin ödenemediğini bildirerek iş akdini haklı nedenle feshettiğini bildirdiği,bu ihtarnemenin 06.11.2015 tarihinde tebliği edildiği, ... ASCM 2015/845 Esas 2016/343 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde sanık ... hakkında hizmeti nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddiasıyla dava açıldığı,işten 31.10.2015 tarihinde ayrılırken kullandığı aracın takograf çıktısını iş mahkemesinde delil olarak kullanmak için yanına aldığının ve kastı olmadığı için hakkında beraat kararı verildiği,bu olayın işi bıraktıktan sonra gerçekleşmesi nedeniyle haksız fesih kapsamında değerlendirilemeyeceği,işçinin ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle iş akdini haklı feshedebileceği,resmi tatillerde çalıştığını iddia eden işçi, norm kuramı uyarınca bu iddiasını ispatla yükümlü olduğu,fazla çalışma ,hafta tatili ve genel tatillerde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, yazılı delil niteliğinde olduğu ,ancak sözü edilen çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerektiği,somut olayda işçinin yazılı belge sunmadığından ulusal bayram ve genel tatil ücreti,hafta tatili,fazla çalışma ücreti bakımından tanık beyanlarına göre sonuca gidildiği ve bu nedenle %30 oranında hakkaniyet indirimi yapıldığı, davacı işçi haklı fesih ispatladığından davacının kıdem tazminatına hak kazandığı, davacının yıllık iznini kullanmadığı ancak bunun bedelinin davacıya ödendiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında fazla mesai ücretinin hesabı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı işçi kamyon şoförü olup, işçilik alacaklarına hak kazanma ve hesap yönlerinden taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Yük araçları kullanan şoförler yurt içinde veya yurt dışına sefer yapmak olmak üzere iki şekilde çalışabilirler.
İşin düzenlenmesi ve çalışma şartları yönünden, taşımacılık işinde çalışan şoförler ve çalıştıran işverenler onaylanan Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Yapan Taşıtlarda Çalışan Personelin Çalışmalarına İlişkin Avrupa Anlaşması, bu yönde kabul edilen Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Yapan Araçlarda Kullanılan Takograf Cihazları Hakkında Yönetmelik hükümlerine ve Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nin 34 ila 37. Maddeleri taşıma işlerinde istihdam edileceklerin hakları, nitelikleri ve çalışma ve dinlenme sürelerinde tabii olacakları mevzuat açıkça belirtilmiştir. Sözleşme ve yönetmelik hükümlerinde şoförlerinin 4857 sayılı İş Kanunu’ndan farklı olarak günlük ve haftalık sürüş ve dinlenme saatlerinin açıkça öngörüldüğü, bu nedenle öncelikle bu hükümlere göre çalışma süresi ve fazla çalışmaların belirlenmesi gerekeceği açıktır.
Anılan hükümlere göre takograf kullanılması zorunlu olup günlük sürüş süresi 4,5 saatlik sürüşten sonra mola verilmek koşulu ile günlük sürüş süresi 9 saat (haftada iki kez 10 saatte çıkarılabilir), haftalık sürüş saati ise 6 gün olup 6 gün sonunda bir haftalık dinlenme gerçekleştirilmelidir. Günlük dinlenme süresi ise İlki kesintisiz en az üç saatten ve ikincisi de kalan kesintisiz dokuz saat şeklinde alternatif olarak iki ayrı süreç halinde de kullanılabilen, en az 11 saat sürmelidir. Düzenli haftalık dinlenme süresi ise en az 45 saat olmalıdır.
Şoförün fazla çalışmaları sürüş süresine göre belirlenmelidir. Sürüş süresi de anılan anlaşma ve yönetmelikte “Sürekli veya kesintili şekilde olabilen ve sürücünün bir dinlenme süresini veya molayı takiben sürüşü başlatmasından yeni bir dinlenme süresi veya molaya kadar geçen toplam sürüş zamanı” olarak belirtilmiştir. O halde sürücünün normal mesai ve buna göre fazla çalışmalarının araçta kullanılması zorunlu olan takograf (takometre) ölçümlerine göre anlaşma ve yönetmelik hükümlerine göre günlük sürüş veya haftalık sürüş süresini aşıp aşmamasına göre belirlenmelidir.
Dosya içeriğine göre yurt içinde davalıya ait kamyonu kullanan davacı tanık beyanları yanında birlikte götürdüğü ve Ceza Mahkemesinde yargılama konusu yapılan tokgraf kayıtlarına dayanmıştır. Takograf kayıtları Mut Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2015/845 Esas,29016/343 Karar sayılı beraaat kararı verilen dosya içerisinde takograf kayıtları bulunmaktadır. Takograf kayıtları bulunan dönemde öncelikle bu kayıtların esas alınması ve tanık beyanları ile birlikte değerlendirilmesi gerekir. Yazılı delil bulunan bu dönemler için yukarıda belirtilen ilke kararı gereğince takograf kayıtları esas alınarak davacının fazla çalışma yapıp yapmadığının tespiti gerekirken mahkemece dosya kapsamı ile uyuşmayacak şekilde yazılı delil olmadığı gerekçesi ile tanık beyanlarına dayanılarak fazla çalışma alacağının belirlenmesi hatadır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21.02.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.