MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, iş sözleşmesi gereğince davalı şirket tarafından işletilen "...ı" bayraklı ... isimli tankerde elektrik zabiti olarak 16.07.2007 tarihinde işe başladığını, sebepsiz olarak iş akdinin feshedilmesi nedeniyle 30.08.2011 tarihinde yurda döndüğünü, hizmet akdinin 4 ay süre ile yapıldığını, ancak süre dolmadan iş akdinin feshedilmesi nedeniyle sadece çalıştığı süreye ilişkin olarak ücret ve ikramiye ödendiğini, hizmet sözleşmesi süreli olması nedeniyle süresinden önce nedensiz feshedilmiş olduğundan geriye kalan süreye ilişkin ücret ve ikramiye ödenmesi gerektiğini, bu nedenle alacağın tahsili için ... 3. İcra Müdürlüğü"nün 2012/3556 Esas nolu dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın haksız olarak takibi itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davalıya ait hizmet sözleşmesinin haklı nedenlerle feshedildiğini, gemide huzursuzluklara neden olan davranışlarda bulunduğunu, yazılı ve sözlü olarak uyarıldığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Davacı hizmet akdinin süresinden önce sebepsiz olarak feshedilmesi nedeniyle ücret ve ikramiye alacağının tahsili için yapılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı sözleşmenin haklı nedenlerle fesh edildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davacının gemide 16.07.2011 tarihinde işe başladığı, fesih tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı BK"nun 344 maddesi uyarınca haklı sebeplerden dolayı bir ihbara lüzum kalmaksızın her zaman feshin olanaklı olduğu, davalı vekilince dosyaya 22.08.2011 günlü geminin baş mühendisi tarafından, davacının mesleki bilgi ve becerisinin zayıf olduğu, bölüm amirinin verdiği görevlere itiraz ettiği, talimatlara uygun davranmadığına dair rapor suretinin ibraz edildiği, dinlenen davalı tanık beyanlarının tutulan rapor içeriğini teyit eder mahiyette olduğu, davalı tarafça ibraz edilen belge ve dinlenen tanık beyanlarının aksinin davacı tarafça ispat edilemediği, bu haliyle işveren tarafça yapılan feshin haklı olduğunun kabulü gerekip, bakiye ücret ve ikramiye alacağı istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; davacının görev yaptığı gemide husursuzluk çıkardığına ilişkin davalı tanıklarının soyut beyanları dışında herhangi bir somut belge, bilgi ve tutanak dosyaya sunulmamıştır. Ayrıca davalı tarafça davacının mesleki bilgisinin yetersiz olduğu soyut beyanlara dayanmakta olup, tacir olan davalı tarafın basiretli davranarak gemide görev yapacak kişinin işe başlarken yeterli olup olmadığını değerlendirmesi gerektiği ve hizmet sözleşmesi imzalandığına göre davalının yapılacak iş için yeterli görüldüğünün kabulü gerekir. O halde mahkemece feshin haksız olduğu kabul edilerek sonucuna göre hüküm tesis edilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ve değerlendirme sonucu karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.