Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/11961 Esas 2018/377 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11961
Karar No: 2018/377
Karar Tarihi: 30.01.2018

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/11961 Esas 2018/377 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava konusu, köyde bulunan bir taşınmazın bir bölümünün tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemiyle açılmıştır. Mahkeme, Kadastro Mahkemesi'nin daha önce verdiği tespit kararının kesin hüküm niteliğinde olduğunu ve davacıyı bağlayacağını belirterek davanın reddine karar vermiştir. Ancak davacı, Kadastro Mahkemesi'nin oturumunda çekişmeli taşınmazın tespitinin doğru olduğunu ve tespit gibi tescile karar verilmesini istediğini beyan etmiştir. Bu nedenle, mahkemenin yazılı gerekçeyle ret kararı vermesi doğru olmamakla birlikte, ret kararı sonucu itibariyle doğru olduğundan hüküm düzeltilerek onanmıştır. Kanun maddeleri ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 303/1. maddesidir.
16. Hukuk Dairesi         2015/11961 E.  ,  2018/377 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucunda ... Köyü çalışma alanında bulunan 236 ada 170 parsel sayılı 18.199,19 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz davalı ... adına tespit ve hükmen tescil edilmiştir. Davacı ..., satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın bir bölümünün tapu kaydının iptali ile adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, ... Kadastro Mahkemesi"nin 2004/196-200 Esas, Karar sayılı ilamının kesin hüküm niteliğinde olduğu ve davacıyı bağlayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 303/1. maddesi gereğince, kesin hükümden söz edilebilmesi için, iki davanın taraflarının, dava konusunun ve dava sebeplerinin aynı olması zorunludur. Her ne kadar eldeki dava dosyası ile kadastro mahkemesi dosyasının davacısı ile dava konusu edilen taşınmaz aynı ise de; eldeki dosyanın davalısı ..., Mahkemenin hükmüne esas aldığı ... Kadastro Mahkemesi’ne ait dava dosyasının davalısı ise ..."ın eşi ..."dır. Bu halde Kadastro Mahkemesi dosyası, davacı ... açısından kesin hüküm oluşturmaz. Ne var ki, davacı ..."nun kadastro mahkemesinin 28.09.2004 tarihli oturumunda çekişmeli taşınmazın tespitinin doğru olduğunu, açtığı davadan feragat ettiğini ve tespit gibi tescile karar verilmesini talep ettiğini bildiren imzalı beyanı, tespitin doğru olduğuna yönelik olarak mahkeme içi ikrar niteliğinde olup davacıyı bağlayacağından Mahkemece davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle ret kararı verilmesi isabetsiz ise de; ret kararı sonucu itibariyle doğru olduğundan hükmün, gerekçesi açıklanan şekilde DÜZELTİLMEK suretiyle ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz edenden alınmasına, 30.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.