Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9711
Karar No: 2018/6360

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/9711 Esas 2018/6360 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, taşınmazın zilyetliğine dayalı tespit davası niteliğindedir. Davacı, ... köyünde bulunan taşınmazın bir kısmının 1945 yılında yapılan ... kadastrosunda ... olarak sınırlandırıldığını, daha sonra 5653 sayılı Kanuna göre makiye tefrik edildiğini ve bir kısmının 1980 yılında 1744 sayılı Kanun uyarınca, 1985 yılında 2896 sayılı Kanun uyarınca yapılan 2/B çalışmalarında Hazine adına ... sınırı dışına çıkarıldığını belirterek, davalı taşınmazın 2/B'ye ayrılan saha dışında kalan ve etrafında bulunan yaklaşık 2500 m² miktarındaki taşınmazın ... sayılmayan yer olarak tespit edilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan keşif, mahalli bilirkişinin beyanı ve yer göstermesi sonucu davacının talep ettiği alanın 1946 yılından günümüze kadar yapılan uygulamalarda ... sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davacının davası reddedilmiştir.
Kanun maddeleri: 3402 sayılı Kanunun 12. maddesine göre 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu, 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesinde öngörülen ... kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü süre geçtiği gibi.
20. Hukuk Dairesi         2016/9711 E.  ,  2018/6360 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    ... İlçesi, ... Köyünde 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunla eklenen Ek 4. maddesi gereğince Hazine adına ... sınırları dışına çıkarılan yerler, fiilî kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek amacıyla yapılan kadastro çalışmaları 03.03.2011 ilâ 04.04.2011 tarihleri arasında ilân edilmiştir.
    Davacı gerçek kişi vekili kadastro mahkemesine sunduğu 29.03.2011 havale tarihli dilekçesi ile, 2150, 2151, 2152, 9308 ve 9792 ... noktalarının etrafındaki 2500 m² yüzölçümlü taşınmazın davacı müvekkilinin 20 yılı aşkın süredir zilyetliğinde olduğu, bu taşınmazın bir kısmının 1945 yılında yapılan ... kadastrosunda ... olarak sınırlandırıldığı, daha sonra 5653 sayılı Kanuna göre makiye tefrik edildiği, bir kısmının 1980 yılında 1744 sayılı Kanun uyarınca, 1985 yılında 2896 sayılı Kanun uyarınca yapılan 2/B çalışmalarında Hazine adına ... sınırı dışına çıkarıldığı, ... sınırı dışına çıkarılan kısma ilişkin dava ve taleplerinin bulunmadığı, davalı taşınmazın 2/B"ye ayrılan saha dışında kalan ve etrafında bulunan yaklaşık 2500 m² miktarındaki taşınmazın ... sayılmayan yer olarak tesbitinin gerektiği istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tahdit içinde yer aldığı, ... sınırı dışına çıkartılmasına ilişkin zorlayıcı nitelikte dava açılmasının yasal dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Temyiz incelemesi sonrasında Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 13/05/2014 gün ve 2013/10766-2014/5475 sayılı kararı ile “Somut olayda; davacı vekili, 29.03.2011 havale tarihli dilekçesinde; açıkça Hazine adına ... sınırı dışına çıkartılan taşınmaza ilişkin olarak 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunla eklenen Ek-madde 4 uyarınca yapılan işleme karşı dava açmadıklarını, davalarının, hâlen zilyetliklerinde bulunan ve ... tahdidi içinde kalan ve 5653 sayılı Kanun uyarınca yapılan çalışma sonucu makiye tefrik edilen taşınmaza ilişkin olarak ... sayılmayan yerlerden olduğunun tesbiti istemine ilişkin olduğunu açıkladığından, dava edilen taşınmaz hakkında kadastro tesbit tutanağı düzenlenmediği gibi ... sınırı dışına çıkartılan alan içinde de kalmadığı anlaşıldığından HMK"nın 2. maddesi gereğince bu davada görevli mahkeme genel görevli asliye hukuk mahkemeleridir. Mahkemece, eldeki dava yönünden görevsizlik kararı verilmesi gerekir.” denilmiştir. 2016/9711 - 2018/6360 Bozma ilamına uyulması sonrasında mahkemece verilen görevsizlik kararının temyiz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine dosya asliye hukuk mahkemesine gönderilmiş, mahkemesinin yukarıda belirtilen esası üzerinden yapılan yargılama sonunda mahkemece; davacının ... köyü ... mevkiinde bulunan 2150-2151-2152-9308 ve 9792 nolu ... noktalarının doğu ve batısında bulunan yaklaşık 2500 m²"lik tarlanın ... sayılmayan yer olduğunun tespitini talep ve dava ettiği, yapılan keşif, keşifte dinlenen mahalli bilirkişinin beyanı, yer göstermesi ve keşifte dinlenen ... ve fen bilirkişisinin raporu dikkate alındığında davacının ... sayılmayan yer olarak tespitini talep ettiği alanın 1946 yılından günümüze kadar yapılan uygulamalarda ... sayılan yerlerden olduğu gerekçesi ile davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, zilyetliğe dayalı tespit davası niteliğindedir. Dava konusu taşınmazın bulunduğu ... köyünde 3116 sayılı Kanuna göre 1946 yılında yapılıp kesinleşen ... kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1744 sayılı Kanuna göre 1980 yılında yapılıp kesinleşen aplikasyon, ... kadastrosu ve 2. madde uygulaması ile, 3302 sayılı Kanuna göre 1988 yılında yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, kesinleşen ... kadastrosuna ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman ... ve fen bilirkişiler tarafından uygulanması sonucunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen taşınmazların kesinleşen ... kadastrosu sınırları içinde kaldığı, 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesinde öngörülen ... kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü süre geçtiği gibi 3402 sayılı Kanunun 12. maddesine göre 10 yıllık hak düşürücü sürenin de dolduğu, taşınmazlara ilişkin yapılan makiye tefrik işlemi tesbit niteliğinde olduğu hususu da dikkate alınarak yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacıya yükletilmesine 15/10/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi