3. Ceza Dairesi 2019/16054 E. , 2019/22851 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
1) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 gün, 2015/1167 Esas ve 2017/247 sayılı Kararında belirtildiği üzere, sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK"nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Pelissier ve Sassi/Fransa, No: 25444/94, P. 67, Sadak ve diğerleri/Türkiye No: 29900/96, 29901/96, 29902/96, 29903/96, 17.07.2001) kararlarında belirtildiği üzere, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesine ve CMK’nin 226. maddesine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
Kabule göre de;
2) Mahkemece ilk haksız hareketin kimden geldiğinin belirlenemediğinden bahisle sanık lehine haksız tahrik indirimi uygulandığının belirtilmesi karşısında, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas - 367 Karar sayılı kararı ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren içtihatlarında benimsendiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediği hallerde, sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik indirimi uygulanırken, TCK"nin 3. maddesinde belirtilen orantılılık ilkesi gereğince asgari hadden (1/4) oranında indirim yapılması gerekirken, sanık hakkında kurulan hükümde (1/2) oranında haksız tahrik indirimi yapılmak suretiyle eksik ceza tayini,
3) Sanığın adli sicil kaydında yer alan Arsin Sulh Ceza Mahkemesine ait 2008/133 Esas ve 2009/28 Karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar yönünden, yargılama konusu suç tarihi dikkate alındığında, denetim süresi içinde yeniden kasıtlı bir suç işleyen sanık hakkında, 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesi gereği mahkemesine ihbarda bulunulmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle, 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 12.12.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.