19. Hukuk Dairesi 2015/10141 E. , 2016/2176 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı taraf, kendisinin davalıdan iplik aldığını, satım sözleşmesi gereğince malların bedelini ödemek için çek ciro ettiğini, davalının iplikleri göndermediğini ileri sürerek, davalıya verilen çekler yönünden borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin sözleşme konusu iplikleri teslim ettiğini, teslime ilişkin belgelerin sunulacağını, ipliklerin bedellerinin de verilen çekler ile tahsil ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasında satım sözleşmesi yapıldığı, davacının emtia bedeli olarak çek verdiği, çeklerin davalı tarafından tahsil edildiği, davalının sözleşme konusu iplikleri teslim ettiğini savunduğu, taraflara verilen kesin sürede davalı tarafça ticari defterlerinin sunulmadığı, davacı defterlerinin usule uygun tutulup noter tasdiklerinin süresinde yapıldığı, davalının delil olarak sunduğu faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olmadığı, davalı tarafından delil olarak sunulan fatura ve irsaliyeli faturalarda teslim alan imzasının bulunmadığı, “numunedir” başlıklı belgelerin suret halinde olduğu, asıllarının verilen kesin süre içerisinde ibraz edilmediği, davalının malları teslim ettiğini ispatlayamadığı, davacının dava konusu çekler nedeniyle borçlu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı, dava konusu çeklerin avans olarak verildiğini ve malın teslim edilmediğini ileri sürmüştür. Kural olarak çek bir borcun tediyesi amacıyla düzenlenir. Bu durumda çekin alınacak malların avansı olarak düzenlendiğini davacı taraf kanıtlamalıdır. Bir başka deyişle ispat külfeti davacı tarafta olup, davalının çeklerin avans olmadığını beyan ettiği dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken, ispat külfetinin tayininde hataya düşülerek davalının mal teslim etmediği gerekçesiyle davanın kabulü isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.02.2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
- KARŞI OY YAZISI -
Bir ödeme aracı olan çek, kural olarak mevcut bir borcun ödenmesi için verilir.
Davacı dava konusu yaptığı üç adet çekin avans çeki olduğunu ve karşılığında kendisine mal teslimi yapılmadığını ileri sürmüş olup; başlangıçta dava konusu çeklerin avans çeki olduğunu ispat külfeti davacının üzerindedir.
Ancak davalı cevap dilekçesinde; dava konusu üç adet çek karşılığında, davacıya 442070 seri nolu ve 11.03.2011 tarihli faturada yazılı malların 03.11.2011 tarihli ve 038044, 038046, 038047,038048 ve 038049 nolu irsaliyelerle davacıya teslim edildiğini bildirmiştir.
Davalı bu savunmasıyla artık soyut bir ödeme aracı olan çekin somut bir mal satışına dayandığını ikrar etmekle, bu malların davacıya satılıp teslim edildiğini ispat külfetini üzerine almıştır.
Yerel mahkemece davalının üzerine aldığı ispat külfeti gereğince malların davacıya teslimini ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bu itibarla usul ve yasaya uygun olan yerel mahkeme kararının onanması görüşünde olduğumdan saygıdeğer çoğunluğun bozma şeklinde gerçekleşen kararına muhalifim. 11.02.2016