Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Muş Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2007/358 esas sayılı dosyasında 22.06.2007 tarihli tensip ara kararı ile; "İİK"nun 179/a ve 179/b maddeleri uyarınca davacı şirketlerin ve şirketlerin iş ortaklığı .. aleyhine bugüne kadar yapılmış ve yapılacak tüm icra takiplerinin (6183 SY göre yapılanlar dahil) esas hakkında karar verilinceye kadar durdurulmasına" şeklinde tedbir kararı verildikten sonra, 24.10.2007 tarihli gerekçeli kararda," .. yapılmış ve yapılacak olan tüm icra takiplerinin, ihtiyati tedbirlerin ve ihtiyati hacizlerin durdurulmasına" karar verilmiş, kararın Yargıtayca bozulması üzerine yeniden mahkemenin 2009/708 esasına kaydedilmiş, 20.08.2009 tarihli ara kararında yine; "tedbir kararlarının devamına" ilişkin karardan sonra, aynı mahkemenin 11.02.2010 tarih ve 2009/708-2010/70 sayılı iflasın bir yıl süre ile ertelenmesi kararında" ... icra takipleri ile ihtiyati hacizlerin durdurulmasına" da karar verilmiş ve karar 17.06.2010 tarihinde onanarak kesinleşmiştir. Erteleme kararının verilmesinden sonra, taşeronluk sözleşmesine dayanılarak Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 09.04.2009 tarih ve 2009/982-984 D.iş sayılı ihtiyati haciz kararı verilmiş, bu karara dayanılarak 10.04.2009 tarihinde de ...  hakedişler ve alacaklar haczedilmiştir. Borçlu yukarıda sözü edilen tedbir ve iflasın ertelenmesi kararları nedeniyle takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurmuş, mahkemece, ihtiyati haczin geçici hukuki bir tedbir olup icra takibi işlemi niteliğinde bulunmadığı, iflası ertelenen şirket hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesine yasal bir engel bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
İflasın ertelenmesine ilişkin Muş Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 24.10.2007 tarih ve 2007/358 esas, 2007/564 karar sayılı kararın hüküm kısmındaki 3. maddesinde" ...ihtiyati hacizlerin durdurulmasına" karar verilmiş olup, bozmadan sonra yapılan yargılama sonucu tesis edilen 2009/708 esas 2010/70 karar sayılı kararda da tedbirin aynı şekilde devamına karar verilmiş ve 17.06.2010 tarihinde karar onanarak kesinleşmiştir. Bu durumda ihtiyati haciz kararının verildiği tarihte, iflasın ertelenmesi davasında verilen ihtiyati hacizlerin durdurulmasına ilişkin tedbir kararının devam ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.