12. Ceza Dairesi 2020/912 E. , 2020/4952 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK"nın 85/2, 22/3, 53/6, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik, ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 10.03.2020 tarihli, 2020/70 Esas, 2020/686 Karar sayılı ""istinaf başvurusunun esastan reddine" ilişkin karar, sanık müdafi ile katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
24 Aralık 2017 tarihli Resmi Gazete"de yayınlanan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 100. maddesi ile CMK"nın 299 maddesinde yapılan değişiklik neticesinde, her ne kadar sanık müdafi ile katılanlar vekili duruşmalı temyiz isteminde bulunmuş ise de, duruşma açılmaksızın, dosya üzerinden yapılan incelemede:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafii ile katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olay günü sanığın sevk ve idaresindeki otomobiline istiap haddini aşacak şekilde yolcu alarak seyri sırasında, seyrine göre bir gidiş iki geliş şeridi bulunan ve boyuna paralel devamlı iki düz çizgi ile bölünmüş olması sebebiyle sollama yasağı olan yolda, olay yeri yaklaşımında sollama yapıp seyrine devam ederek geldiği olay mahalli yol bölümünde, önünde seyreden aracı sollamak için karşı yöne ait olan yolun orta şeridine aniden geçtiği sırada, karşı yönden tırmanma şeridinden gelen mağdur ... idaresindeki otomobile ön taraftan çarptığı, bu sırada yine karşı yönde ve mağdurun aracının arkasında seyreden temyiz dışı sanık ..."ın da idaresindeki otomobille önünde kazaya karışan mağdur ... idaresindeki otomobile arkadan çarptığı, bunun etkisi ile mağdur idaresindeki aracın savrularak karşı yönden seyreden mağdur ... idaresindeki otomobile çarptığı; bu şekilde meydana gelen zincirleme kazadan yaklaşık 2 saat 20 dakika sonra yapılan ölçümde sanığın 2.70 promil alkollü olduğunun tespit edildiği olayda;
Sanığın kendi savunmasında da belirttiği üzere, olay yeri yaklaşımında seyrine göre tek gidiş şeridi bulunan ve önündeki aracı sollamanın yasak olduğu yol bölümünde yolun tıkanması sebebiyle birden fazla kez sollama yaparak geldiği olay yerinde de sollama yasağına rağmen önündeki aracı sollayarak kazayı başlatan hareketi gerçekleştirmesi; ayrıca kaza sonrası aracının beşinci viteste takılı kaldığı tespitine göre bu hatalı sollama hareketlerini hız sınırının 50 km olduğu meskun mahalde hız sınırlarını oldukça fazla miktarda aşarak gerçekleştirmesi; olay sırasında sanığın aracında bulunan mağdur ve tanıkların beyanlarında benzer şekilde; araca bindiklerinde alkollü olduğunu anladıkları sanığın araç kullanırken de alkol almaya devam ettiğini, sürekli hatalı sollamalar yaparak ve süratli şekilde seyretmesi sebebiyle kendisini uyardıklarını, hatta sanığın kendilerine yolda çevirme olması durumunda sıkı tutunmalarını söylediğini, sanığın bu şekilde araç kullanması ve alkollü olması sebebiyle araçtan inmek istemelerine rağmen sanıktan çekindikleri için bunu sanığa söyleyemediklerini beyan etmeleri; mağdur tanık ..."ın ise tüm bu beyanlara ek olarak; alkollü olan sanığın bilincinin kaybolmaması için sürekli kendisi ile konuşmalarını istemesi sebebiyle yol boyunca sanığı sürekli olarak ikaz ettiğini, kaza meydana gelmeden önce de sanığın hatalı sollamalar yapması sebebiyle kaza tehlikeleri atlattıklarını, hatta bir ara sanığın hafif baygınlık geçirdiğini ve kendisinin direksiyona müdahalesi sonucunda kazanın engellendiğini beyan etmesi karşısında; oldukça yüksek oranda alkollü olduğu tespit edilen sanığın, mahal şartlarının çok üzerinde bir hızla seyredip sürekli olarak hatalı sollamalar yaparak geldiği olay mahallinde yine hatalı sollama yapmak suretiyle sebebiyet verdiği kazada; öngördüğü muhtemel neticeyi engelleme çabasının ya da neticeyi göze almadığına dair bir davranışının bulunmadığının, bilakis sanığın tüm bu kural ihlallerini gerçekleştirirken muhtemel neticeye kayıtsız kalarak kabullendiğinin anlaşıldığı, bu suretle sanığın eyleminin olası kastla öldürme suçunu oluşturduğu ve sanığın olası kastla öldürme suçundan sorumlu tutulması gerektiği gözetilmeksizin, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde sanığın bilinçli taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi;
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak, ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 10.03.2020 tarihli, 2020/70 Esas, 2020/686 Karar sayılı "istinaf başvurusunun esastan reddine" dair hükmünün 5271 sayılı CMK"nın 302/2. madde ve fıkrası uyarınca BOZULMASINA; bozma kararı doğrultusunda işlem yapılmak üzere 5271 sayılı CMK"nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/2. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için ... 7. Ağır Ceza Mahkemesine; kararın bir örneğinin de ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE; 07.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.