MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -

Davacı vekili, davalının kooperatif üyesi iken, üyelikten doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 16. maddesi ve anasözleşmenin 14. maddesi gereğince üyelikten çıkarıldığını, buna ilişkin bildirimin kendisine ... Noterliği"nin 22.12.2011 tarih ve 58601 sayılı ihtari ile 10.01.2012 tarihinde yapıldığını, davalının yasal süre içerisinde ihraç kararına itiraz etmemesi üzerine ihraç kararının 11.04.2012 tarihinde kesinleştiğini, davalının ihracının kesinleştiği 2012 yılına ilişkin bilanço ve hesapların 23.06.2013 tarihli genel kurulda görüşüldüğünü, davalının üyeliğinin sona erdiği yıla ilişkin genel giderlerden payına düşen kısmını ödemesi gerektiğini, ancak davalının anılan borcun tahsili amaçlı icra takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu ileri sürerek, itirazın iptaliyle takibin devamına ve alacağın % 20"sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacı kooperatife 2007 tarihinde üyelik başvurusunda bulunduğunu, ancak bir hafta sonra üyelikten çıkmak için dilekçe vererek üyeliğini sonlandırdığını savunarak, haksız davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve bilirkişi raporuna göre; davalının 10.02.2007 tarihli dilekçesi ile davacı kooperatife üyelik müracaatında bulunduğu, davacı kooperatifin 2007/428 sayılı yönetim kurulu kararı ile davalıyı üyeliğe kabul ettiği, daha sonra üye olan davalının üyelik yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle usülüne uygun ihtarnameler ile üyelikten çıkarıldığı, çıkarma kararının 10.04.2012 tarihinde kesinleştiği, üyenin ayrıldığı yılın hesaplarının görüşüldüğü 23.06.2013 tarihli genel kurulda hesaplanan 2012 yılına ait genel giderlerden davalının sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne ve davalı aleyhine %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava genel gider payının ödenmemesi nedeniyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemlidir.
Dosyanın incelenmesinde davalının 10.02.2007 tarihinde kooperatife üye olduğu, ihraç kararının ise 22.12.2011 tarihinde verildiği, bu uzun süre zarfında davalının davacı kooperatife herhangi bir aidat ödemesinde bulunmadığı anlaşılmıştır. Öte yandan, davalının
duruşmadaki beyanlarından üye olduktan bir hafta sonra kooperatife verdiği dilekçeyle üyelikten ayrıldığı iddiasında bulunduğu açıktır. Hal böyleyken mahkemece kooperatifler konusunda uzman bir bilirkişi seçilerek davacı kooperatife ait tüm defter, belge ve banka kayıtları üzerinde inceleme yaptırılması, kooperatif genel kurul tespit tutanakları ve hazirûn cetvelleri incelenerek dava tarihine kadar davacı ve davalı arasında öncelikle üyelik ilişkisi bulunup bulunmadığının araştırılması ve oluşacak sonuca göre uygun karar verilmesi gerekirken, yanılgılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.