3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/16638 Karar No: 2019/22772 Karar Tarihi: 11.12.2019
Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/16638 Esas 2019/22772 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, kasten yaralama suçundan sanığa hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyet kararı verilmesine rağmen, denetim süresi içerisinde kasıtlı \"tehdit\" suçu işlediğine dair ihbarın yapılması üzerine, hükmün açıklanmasına karar verildiğini ancak \"tehdit\" suçunun daha sonra uzlaşma kapsamına alındığı için bu konuda uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığının sorulması gerektiğini belirtti. Ayrıca, sanığın denetim süresinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasına karar verildiği halde mahkeme gerekçeli kararında iddia, savunma, tanık beyanları ve diğer delilleri somut olarak açıklamayarak eksik ve yetersiz bir karar verdiğini ifade etti. Son olarak, sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasından sonra denetim süresi içinde bir suç işlemesi nedeniyle hapis cezasının aynen açıklanması gerektiği gözetilmeden erteleme kararı verilmesi sebebiyle kararı bozdu. Kanun maddeleri olarak 5271 sayılı CMK'nın 231/11, 253; TCK'nin 2 ve 7; Anayasa'nın 141/3 ve 5237 sayılı TCK'nin 51, 106/1-1. cümle, 34. ve 230. maddeleri belirtilmiştir.
3. Ceza Dairesi 2019/16638 E. , 2019/22772 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten yaralama HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak; 1)Sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle ihbarda bulunulması üzerine, 5271 sayılı CMK"nin 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de; ihbara konu Mersin 4. Sulh Ceza Mahkemesinin 02.02.2011 tarih, 2009/1308 Esas - 2011/100 Karar sayılı ilamının 5237 sayılı TCK"nin 106/1-1. cümlesinde düzenlenen "tehdit" suçuna ilişkin olduğu; denetim süresi içerisinde işlendiği anlaşılan "tehdit" suçunun, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakla; TCK"nin 2. ve 7. maddeleri de gözetilerek, söz konusu ilama ilişkin uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığı mahkemesinden sorularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 2)Sanığın denetim süresinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasına karar verilirken açıklanan hükümde, Anayasa"nın 141/3, 5271 sayılı CMK"nin 34. ve 230. maddeleri ile Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.05.2015 tarih ve 2014/145 Esas sayılı kararı gereğince mahkemenin gerekçeli kararında iddia, savunma, tanık beyanları ve diğer deliller somut olarak açıklanarak suçun öğeleri, kanıtlandığı kabul edilen olaylar denetime elverişli şekilde gösterilerek ve deliller tartışılarak mahkemenin ulaştığı sonuç sanık, mağdur, Cumhuriyet savcısı ve diğer okuyan herkesi tatmin edici olması gerekirken, yazılı şekilde eksik ve yetersiz gerekçe ile karar verilerek 5271 sayılı CMK"nin 34. ve 230. maddelerine aykırı karar verilmesi, 3)Sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasından sonra, denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle, 5271 sayılı CMK"nin 231/11. maddesi gereğince hükmedilen hapis cezasının aynen açıklanması ile yetinilmesi gerektiği gözetilmeden, 5237 sayılı TCK"nin 51. maddesi gereğince ertelenmesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.12.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.