Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2013/13989 Esas 2019/3566 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/13989
Karar No: 2019/3566
Karar Tarihi: 30.05.2019

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2013/13989 Esas 2019/3566 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkum olduğunu ve tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması nedeniyle cezaevine gönderildiğini belirtiyor. Ancak, tebliğ işleminin usulüne uygun yapılmadığı için sanığın temyiz isteği kabul edilmiştir. Sanık hakkında daha önce aynı suçtan dolayı tedavi veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmadığı için, bu suçtan doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulandıktan sonra yargılamaya devam edilerek hüküm verilmiştir. Mahkeme, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığını, iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığını ve hükmün sanık tarafından gerçekleştirildiği eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiğini belirterek, temyiz itirazlarının reddedilip hükmün onanmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- CMK'nın 35. maddesinin 3. fıkrası
- 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi
- TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası
- 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi
- 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası
10. Ceza Dairesi         2013/13989 E.  ,  2019/3566 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Sulh Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Cezaevinde başka suçtan hükümlü olarak bulunan sanığa ceza infaz kurumu aracılığı ile yapılan tebliğ işleminin CMK"nın 35. maddesinin 3. fıkrası gereğince okunup anlatılarak yapılması gerekirken bu zorunluluğa uyulmadığı görüldüğünden tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığı anlaşıldığından temyiz isteğinin süresinde olduğu kabul edilmiş ve tebliğnamedeki temyiz isteğinin reddine ilişkin düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Adli sicil kayıtları ve UYAP üzerinden yapılan araştırmada, sanık hakkında, bu suç tarihinden önce, aynı suçtan dolayı açılmış başka bir dava nedeniyle verilip kesinleşmiş herhangi bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin bulunmadığı anlaşıldığından, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasının sanık lehine uygulanma şartlarının bulunmaması nedeniyle, bu suçtan dolayı ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulandıktan sonra, yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında yargılamaya devam olunarak hüküm kurulmuş olması, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasına uygun olduğundan, bu husus dikkate alınarak yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 30/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.