Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5049
Karar No: 2019/1836
Karar Tarihi: 20.03.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/5049 Esas 2019/1836 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 2019/1836 K., 2017/5049 E. sayılı kararında, iplik satışından kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin asıl dava ile satılan malların ayıplı olması nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkin karşı davanın yapılan yargılaması sonucunda, davacı-karşı davalının davalı-karşı davacıdan cari hesap alacağı bulunduğu ve bu miktarın bedeli kısmının puntosuz ipliklerden kaynaklandığı için talep edilemeyeceği, bu durumda davacı-karşı davalının davalı-karşı davacıdan alacak talebinde bulunabileceği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak ise, 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi infaz düzenlemelerine, İİK'nın 24. maddesi ise yapılacak infazlara ilişkin hükümleri içermektedir.
19. Hukuk Dairesi         2017/5049 E.  ,  2019/1836 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
    SAYISI : 2014/807-2016/268

    Taraflar arasındaki asıl ve karşı alacak davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı - davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı şirket yetkilisi ... ve vek. Av. ..."nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan şirket yetkilisi avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Asıl dava, iplik satışından kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin olup, karşı dava ise satılan malların ayıplı olması nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir.
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; teknik incelemelerde iplikte doğrudan kalite sorunundan ziyade siparişi verilen (puntalı) ile önceki teknik bilirkişilerce incelenen iplikler (puntalı) arasında yapısal bir fark bulunduğu ve kalite sorunu olmamakla birlikte başka tip bir ipliğin verilmesi söz konusu olduğundan “aliud” değerlendirmesi yapılması gerektiği, aliud taahhüt edilenden farklı mal teslimini ifade ettiğinden akdin ifa edilmemesinin söz konusu olduğu, davalı defterlerine göre davacıya 259.591 Euro borçlu olduğu, davacı tarafından davalıya, toplam 219.042,96 Euro malın başka bir mal olarak verildiğinden davalının istediği malın bedelini tazminat olarak isteme hakkının bulunduğu, davacının talebi 267.315,95 Euro olup, davalı, toplam 219.042,96 Euro bakımından takas def’inde bulunduğundan davacı alacağının 47.273 Euro olarak göründüğü, ayrıca son ek raporda belirlendiği üzere karşı dava bakımından 9 adet iade faturası da dikkate alındığında davalı karşı davacı alacaklı olduğu miktar olan 28.674,88 Euronun da davacı alacağından mahsup edildiğinden, davacı alacağının 18.598,12 Euro olduğu, davadan önce temerrüdün oluşmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 18.598,12 Euro"nun 17.315 Euro"sunun dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a md. uyarınca Euro faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin ve karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 11/02/2013 gün 2012/499 Esas, 2013/2507 Karar sayılı ilamı ile “1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre,davacı-karşı davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Mahkemece, taraflar arasındaki satış sözleşmesinde farklı bir mal teslim edildiği gerekçesiyle davacı alacağından indirim yapılarak kalan meblağın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Mahkemece puntasız olan malların bedelinin davalı tarafından ödenmemesi gerektiği belirtilerek hüküm kurulduğuna göre, puntasız bu mallar nedeniyle davalının uğradığı zararın davacı alacağından mahsubu mümkün değildir. Zira, puntasız malların bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmediğine göre davalının bu mallar nedeniyle uğradığı zarar davalı alacağı olarak kabul edilemez. Mahkemece bu yön gözetilmeden hüküm kurulması doğru olmadığı gibi taraflar arasındaka ilişki bilirkişi raporunda “aliud” satış olarak değerlendirilip hüküm kurulmuş ise de, satış sözleşmesine konu olup davalı elinde bulunan malların davacıya iadesi konusunda karar verilmemiş olması da isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.”gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, davacı karşı davalıdan ip satışından kaynaklı davalı-karşı davacıdan 267.395,15 EURO cari hesap alacağının bulunduğu, bu miktarın 219.042,96 EURO bedelli kısmının puntosuz ipliklerden kaynaklandığı ve dolayısıyla davalı-karşı davacıya talep edilen evsafta ürün teslim edilmediğinden 219.042,96 EURO bedelli puntosuz iplik bedeli davalı-karşı davacıdan talep edilemeyeceğinden mahsubunun gerektiği, bu durumda davacı-karşı davalının davalı-karşı davacıdan (267.395,15 EURO -219.042,96 EURO)=48.352,19 EURO alacak talebinde bulunabileceği, bozma ilamında da belirtildiği üzere son ek raporda mütalaa edildiğinin aksine 28.674,88 EURO bedelli davalı tarafça sunulan reklamasyon faturaları puntosuz ipliklere ilişkin ayıplı ürün bedeli olduğundan ayrıca mükerrer mahsubunun mümkün olmadığı, bu nedenle bilirkişi raporundaki bu görüşe itibar edelemeyeceği, karşı davanın kanıtlanamadığı, önceki karşı davanın reddine dair hükmün davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmediğinden bu yönde zaten karşı taraf yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu, ayrıca davalı- karşı davacının teslim aldığı sözleşmeyle taahhüt edilen evsafta olmayan ve davacı-karşı davalının cari hesap alacağından mahsup edilen 219.042,96 EURO bedelli puntosuz iplikleri iade etmesinin gerektiği subuta ermekle bozma ilamı da nazara alınarak asıl davanın kısmen kabulü ile 48.252,19EURO nun 17.315,00EURO suna dava tarihinden bakiye kısmına 07.12.2011 ıslah tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gerğeince işleyecek yasal faiz uygulanmak sureti ile davalı karşı davacıdan tahsili ile davacı karşı davalıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, Vaki ödemelerin infazda nazara alınmasına, 219.042,96EURO bedelli puntosuz ipliklerin davalı karşı davacıdan alınarak, davacı karşı davalıya iadesine, iadenin yapılmaması ve infaz imkansızlığı halinde İİK.24 maddesinin infaza nazara alınmasına, karşı davanın reddine dair karar verilmiş hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı -karşı davacı vekilinin tüm , davacı-karşı davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2- Hüküm altına alınan miktara göre alınması gereken harcın 7.425.00 TL olmasına göre ve davacı tarafından yatırılan peşin harç 444,20 TL ve ıslah harcı 9.544,20 TL olup bu ikisinin toplamından alınması gereken harç miktarının mahsubuyla elde edilen tutarın davacıya iadesi gerekirken hesaplama hatası yapılmıştır.Ayrıca davacının yatırdığı peşin harç ve ıslah harcı toplamı olan 9.988,40 TL ‘nin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken bu yönde de hüküm kurulmamış olması hükmün bozulmasını gerektirmişse de bu hususların yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 1. bendinin 4. ve 5. paragraflarının hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine “Hüküm altına alınan miktar yönünden alınması gereken 7.425.00 TL nisbi karar harcının davacıdan alınan 444,20 TL peşin harç ve 9.444,20 TL ıslah harcı toplamı 9.888,40 TL den mahsubu ile geriye kalan 2.463,4 TL harç bedelinin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine” ve “Davacı tarafından yatırılan 7.425,00 TL karar harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine” paragraflarının eklenerek hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda ( 1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı -karşı davacının tüm davacı-karşı davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1. bendinin 4. ve 5. paragraflarının hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine “Hüküm altına alınan miktar yönünden alınması gereken 7.425.00 TL nisbi karar harcının davacıdan alınan 444,20 TL peşin harç ve 9.444,20 TL ıslah harcı toplamı 9.888,40 TL den mahsubu ile geriye kalan 2.463,4 TL harç bedelinin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine” ve “Davacı tarafından yatırılan 7.425,00 TL karar harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine" paragraflarının eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilerek ONANMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden asıl dosya davacısı-birleşen dosya davalısına iadesine, 20/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi