13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/30359 Karar No: 2017/11178 Karar Tarihi: 15.11.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/30359 Esas 2017/11178 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davanın kabulüne karar verilen bir alacak davasıyla ilgili yapılan bir temyiz işlemi sonucu, mahkemenin kararının hüküm kısmında faize hükmedilirken faizin başlangıç tarihinin belirtilmediği ve bu eksikliğin tavzihle de giderilemeyeceği gerekçesiyle kararın bozulması talep edilmiştir. Mahkeme, bu eksikliğin usul ve yasaya aykırı olduğunu ve kararın bozulmasını gerektirdiğini belirtmiştir. Davalının diğer temyiz itirazları ise bu nedenle incelenmemiştir. Yukarıdaki kararın gerekçelerine dayanarak, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesindeki hükümler açıklanmıştır.
13. Hukuk Dairesi 2015/30359 E. , 2017/11178 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı ile aralarında sağlık hizmet sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşme gereği SGK"lı hastalara hizmet verdiğini, davalının hastane alacağından örnekleme yöntemi ile kesintiler yaptığını, yapılan kesintilerin haksız olduğunu, 10.128,20 TL"nin mahsup tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde hüküm fıkrasında nelerin yer alacağı açıklanmış; 297. maddenin 2. fıkrası ile "Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir" hükmü getirilmiştir. Somut uyuşmazlıkta, mahkemece gerekçeli kararın hüküm kısmında mahsup tarihinden itibaren şeklinde faize hükmedildiği halde faizin başlangıç tarihinin açık bir şekilde yazılmadığı, zira bu tarihin kararın gerekçe kısmında da yazılı olmadığı anlaşılmaktadır. Karar bu hali ile infaz kabiliyeti taşımamaktadır, ayrıca bu eksiklik tavzihle de giderilemez. Mahkemece, bu şekilde eksik, açık olmayan şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre, davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.