13. Hukuk Dairesi 2015/30070 E. , 2017/11172 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalıdan 12.08.2011 tarihinde bir araç satın aldığını, araçtaki start stop sisteminin alındığı andan bu yana sürekli arızalandığını, bu nedenle deflarca servise gidip gelmek zorunda kaldıklarını, araçta farklı arızalarında meydana geldiğini, ayıplı olan araç için ödenen 83.550,00 TL satış bedelinin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Eldeki dava ile davacı, davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğundan bahisle satış bedelinin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, davalı ise aracın ayıplı olmadığından ve ayıp ihbarının süresinde yapılmadığından bahisle davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, aracın 1 yıl içinde 4 den fazla defa servise gittiğinden ve sürekli yararlanamama koşulunun yeni Tüketici Yasası ile kalkmış olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava ve sözleşme tarihi dikkate alındığında somut olaya eski 4077 sayılı Tüketici Kanunu"nun ve yönetmeliklerin uygulanması gerekmektedir. Davacının, aracı asıl arıza olan start stop sisteminin çalışmaması nedeniyle 1 yıl içinde 10 defa servise teslim ettiği ve arızanın servis elemanlarınca giderilemediği dosya kapsamı ile sabittir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan, 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun"un 4. maddesi hükmü gereğince, tüketici satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, verdiği bedelin iadesini, ayıp nispetinde bedelin tenzilini, ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını, son olarak da aracın yenisi ile değiştirilmesini isteyebilir.”, Aynı Kanunun 13. maddesinin 3. fıkrasında da “Tüketici onarım hakkını kullanmışsa, garanti süresi içerisinde sık arızalanması nedeniyle, maldan yararlanamamasının süreklilik arz etmesi veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirin mümkün bulunmadığının anlaşılması halinde, 4. maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir.” hükmü bulunmaktadır. Öte yandan, 14.06.2003 gün ve 25138 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Garanti Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin 14. maddesinde de “... tüketicinin onarım hakkını kullanılmasına rağmen malın tüketiciye teslim edildiği tarihten itibaren, belirlenen garanti süresi içerisinde kalmak kaydıyla bir yıl içerisinde aynı arızanın ikiden fazla tekrarlanması veya farklı arızaların dörtten fazla meydana gelmesi veya belirlenen garanti süresi içerisinde farklı arızaların toplamının 6’dan fazla olması unsurlarının yanı sıra, bu arızaların maldan yararlanamamayı sürekli kılması durumunda tüketicinin malın ücretsiz olarak değiştirilmesini talep edebileceği” hükmü mevcuttur. Bu hükümlere göre, maldan sürekli faydalanamama şartının da olayda oluşmuş olması gerekmektedir. Dosya kapsamında, alınan bilirkişi raporları ile bu şartın oluşmadığı, zira sistemde bir arıza olmadığı, sorunun servis elemanlarınca çözülememiş olmasının bu git gellere neden olduğu ve araçtan sürekli faydalanamama şartının oluşmadığının tespit edildiği anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece, somut olayın yukarıda bahsedilen eski yasa ve yönetmelik hükümlerine göre değerlendirilip, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.