
Esas No: 2014/713
Karar No: 2015/2672
Karar Tarihi: 25.11.2015
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2014/713 Esas 2015/2672 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki "yargılamanın yenilenmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Anadolu 4. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 17.04.2012 gün ve 2011/722 E.- 2012/259 K sayılı kararın incelenmesi davalılar ... ve Orman Yönetimi vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 14.02.2013 gün ve 2012/8676-1322 E. K. sayılı ilamı ile;
(…Davacılar vekili, 12.12.2011 tarihli dilekçesiyle 239 parsel sayılı taşınmaz 3140 m2 miktarıyla müvekkillerinin miras bırakanı ... adına kayıtlı iken, mahkemenin 2003/25 Esas, 2004/283 sayılı kararıyla 2462 m2"lik kısmın tapu kaydının iptali ile ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 678 m2"lik kısmın müvekkillerinin miras bırakanı ... adına tesciline karar verildiğini, hükmün Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2004/7786 Esas,12308 sayılı Kararıyla onandığını, tashihi karar talebi aynı Dairenin 2005/1188 Esas, 2005/2134 sayılı Kararıyla ret edilerek mahkeme kararının kesinleştiğini, Kurna Köyü, 6 pafta, 239 parsel sayılı taşınmaz hükmen ifraz sonucu 1419 ve 1420 parsellere ayrılmış, 1419 parsel 678 m2 miktarıyla müvekkillerinin miras bırakanı ... adına, 1420 parsel ise, 2462 m2 miktarıyla ... adına tapuda tescil edildiğini belirterek, 1 Mart 2011 tarihli Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararına dayanarak yargılamanın iadesini ve 1420 parsel sayılı taşınmazın ... adına tescil edilen tapusunun iptali ile veraset belgesindeki paylar oranında mirasçı müvekkiller adlarına tapuya tesciline, ilk ve asıl talepleri olan tapu iptali uygun görülmediği takdirde, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla maddi ve manevi tazminata, yapılan masraf ve giderlere, ödenen ecrimisil bedeline, emlak vergisi bedelleri v.s. ödemelere hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkemenin 2003/25 - 2004/283 sayılı dava dosyasında, ..., 239 parsel sayılı taşınmazın 2/B madde uygulamasıyla orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu iddiasıyla, tapu iptali tescil davası açmış; mahkemece davanın kabulüyle (B) ile gösterilen 2462 m2"lik kısmının tapusunun iptaliyle, ... adına tapuya kayıt ve tesciline, (A) ile gösterilen 678 m2"lik kısım orman tahdit sınırları dışında kaldığından bu bölüme konulan şerhin kaldırılmasına karar vermiş ve hüküm Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2004/7786 Esas, 12308 sayılı Kararıyla onanmış, tashihi karar talebi aynı Dairenin 2005/1188 Esas, 2005/2134 sayılı Kararıyla ret edilmiştir. Bu karar ile 239 parsel hükmen ifraz edilmiş ve 1419 parsel 678 m2 miktarıyla ... adına, 1420 parsel ise 2462 m2 miktarıyla ... adına tapuda tescil edilmiştir. Daha sonra 2010 yılında yörede 5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen 4. maddesi gereğince kadastro işlemi yapılmış ve 1420 sayılı parselin ... adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğundan tapu kütüğü kapatılarak taşınmaz 158 ada 5 parsel numarası ile 2537,83 m2 olarak ... adına tespit edilmiş ve beyanlar hanesine "2003 yılından beri Abdulsamet Sever"in kullanımında" olduğu şerh verilmiştir.
Mahkemece ...nun 375. maddesinin (i) fıkrasına göre "Kararın, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin veya eki protokollerin ihlali suretiyle verildiğinin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararıyla tespit edilmiş olması." hususu yargılamanın yenilenmesi nedeni olduğundan yargılamanın yenilenmesi talebinin kabulüne ve taşınmazın özel mülkiyete konu olabilecek yerlerden olduğu, bu yönde kanunî çalışmalar devam etmekte olup, TBMM"nin gündeminde olduğundan ve karardan sonra 26.04.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 6292 sayılı Kanun 7. maddesi ile bu durum kanunî hale getirilmiş olduğundan, mahkemesinin 23/03/2004 tarih ve 2003/25 Esas, 2004/283 Karar nolu karar ile ... adına tescili yapılan Pendik, Kurna Köyü (Eski 1420 Parsel), yeni 158 ada, 5 sayılı parsel"in ... adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazın davalı-karşı davacı ... mirasçıları adına tapuda kayıt ve tesciline karar verilmiş ; hüküm ... ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, yargılamanın yenilenmesi istemine ilişkindir.
Çekişmeli 1420 parsel sayılı taşınmaz yörede 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro sırasında tapu kaydı kapatılarak 158 ada 5 parsel numarası ile 2/B madde uygulamasıyla orman sınırları dışına çıkarıldığından ... adına tespit edildiği ve beyanlar hanesine "Abdulsamet Sever "in kullanımında" olduğunun şerh verildiği ve davacılar tarafından iade işlemi için İstanbul Defterdarlık Makamına başvuruda bulunulduğu anlaşılmaktadır.
6831 sayılı Orman Kanununun 1744 sayılı Kanun ile değişik 2., 2896 ve 3302 sayılı kanunlar ile değişik 2/B maddesi gereğince, nitelik kaybı nedeniyle ... adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin değerlendirilmesi, yeni orman alanlarının oluşturulması, nakline karar verilen Devlet ormanları içinde veya bitişiğinde bulunan köyler halkının yerleştirilmesi ve orman köylülerinin kalkındırılmasının desteklenmesi ile Hazineye ait tarım arazilerinin satışına ilişkin usul ve esasların belirlenmesi amacıyla düzenlenen, 19/04/2012 tarihli ve 6292 sayılı “Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve ... Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun”, 26/04/2012 tarihli ve 28275 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak, aynı tarihte yürürlüğe girmiş ve aynı Kanunla 17/10/1983 tarihli ve 2924 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkında Kanun ile 16/02/1995 tarihli ve 4070 sayılı Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmış, 6831 sayılı Kanunun bazı maddelerinde de değişiklikler yapılmış, bu cümleden olarak, diğer bir çok hükmün yanı sıra, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince ... adına orman sınırları dışına çıkarılan alanlara ilişkin tapu kaydına konulan şerhlerin silinmesi, bu alanlar için ... tarafından dava açılmaması, açılan davalardan vazgeçilmesi ya da davaların durdurulması, tapusunun iptaline karar verilen taşınmazların tekrar tapu sahibine iadesi gibi konular düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerin, dava konusu taşınmazın niteliğine ve durumuna göre, görülmekte olan davaya etkisinin değerlendirilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir....)
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek kararın süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, yargılamanın yenilenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; davalı ... vekili ve davalı ... Yönetimi vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde yer alan nedenlerle hüküm bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamında belirtilen 26.04.2012 gün 28275 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6292 sayılı " Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve ... Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun" hükümleri değerlendirilmek suretiyle direnme olarak adlandırılan 24.10.2013 günlü karar verilmiş; hüküm davalı ... vekili ile davalı ... Yönetimi vekilince temyiz edilmiştir.
Hukuk Genel Kurulundaki görüşme sırasında, işin esasının incelenmesinden önce, temyize konu kararın gerçekte yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı; dolayısıyla, temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu"nca mı, yoksa Özel Dairece mi yapılması gerektiği hususu, ön sorun olarak değerlendirilmiştir.
Bilindiği üzere; direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için mahkeme bozmadan esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli; gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir. (6100 s. HMK 373. mad., mülga 1086 s. HUMK.429 mad.)
Bir başka anlatımla; mahkemenin yeni bir delile dayanarak veya bozmadan esinlenerek yeni bir inceleme yaparak, gerekçesini değiştirerek veya daha önce üzerinde durmadığı bir hususu bozmada işaret olunan şekilde değerlendirerek karar vermiş olması halinde, direnme kararının varlığından söz edilemez.
Somut olayda ise; mahkeme, 26.04.2012 gün 28275 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6292 sayılı Kanun hükümlerinin, nitelik yitirdiği gerekçesiyle 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman sınırı dışına çıkarılan yerlerden olduğu gerekçesiyle mahkemenin 03.03.2005 tarihinde kesinleşen 23.03.2004 gün 2003/25-283 sayılı ilamı ile tapu kaydının iptaline karar verilen Kurna Köyü 239 parsel sayılı taşınmaz yönünden değerlendirilmesi gerektiği yönünde yapılan bozma ilamı uyarınca, anılan Kanun hükümlerinin değerlendirilmesi suretiyle direnme olarak adlandırdığı kararı vermiştir. Mahkemenin kararı, yeni gerekçe ve değerlendirmelere dayalıdır.
Hal böyle olunca; mahkemenin direnme olarak adlandırdığı temyize konu karar usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmayıp; tamamen yeni bir inceleme ve gerekçeye dayalı, yeni hüküm niteliğindedir.
Bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi ise, Hukuk Genel Kurulu’na değil, Özel Daireye aittir. Bu nedenle, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmelidir.
S O N U Ç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ve davalı ... Yönetimi vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 20.HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 25.11.2015 gününde oyçokluğuyla karar verildi.