MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, İftira
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1-Suça sürüklenen çocuk ve sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin temyiz talebinin incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuğun eylemlerine uyan 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b ve 31/2 maddelerinde tanımlanan suç aynı yasanın 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde öngörülen 6 yıllık olağanüstü zamanaşımının, suç tarihleri olan 17.11.2007 ve 30.11.2007 tarihlerinden karar tarihi olan 24.06.2015 tarihine kadar, sanıkların eylemlerine uyan 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesinde tanımlanan suç için öngörülen cezaların türleri ve üst sınırlarına göre, aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirtilen 12 yıllık olağanüstü zamanaşımının ise suç tarihlerinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafii ve sanık ... müdafii ile sanık ...’in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk ve sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2-Sanıklar hakkında iftira suçundan kurulan hükümlerin temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanıkların üzerine atılı 5237 sayılı TCK’nın 268/1 delaletiyle 267/1’inci maddesinde düzenlenen iftira suçuna ilişkin zamanaşımı süresinin aynı kanunun 267/8’nci maddesi uyarınca mağdurun fiili işlemediğinin sabit olduğu tarihte başlayacağı, bu itibarla her iki iftira suçunun da zamanaşımına uğramadığı tespit edilerek yapılan incelemede;
Kısa kararın açıklandığı oturumda ayrı yargı çevresindeki...Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü bulunan ve duruşmadan vareste tutulması yönünde bir istemi de bulunmayan sanık ...’ın 5271 sayılı CMK’nın 196. maddesi gereğince duruşmaya getirtilerek, savunması sorulduktan sonra hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yokluğunda karar verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması;
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ile sanık ...’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 05/12/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.