20. Ceza Dairesi Esas No: 2019/3499 Karar No: 2020/2420 Karar Tarihi: 03.06.2020
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/3499 Esas 2020/2420 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Silifke 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanığın uyuşturucu madde ticareti yapması suçlamasıyla mahkum edildiği belirtiliyor. Mahkeme kararında, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, ileri sürülen iddia ve savunmaların tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, sanığın eylemlerinin gerçekleştiği ve suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği ifade ediliyor. Ancak, gizli soruşturmacının sanıktan birden çok kez uyuşturucu madde satın almasının gereksiz olduğu ve suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek, sanığın cezasının TCK'nın 43. maddesi ile artırılması sebebiyle hüküm bozuluyor. Ayrıca, bu kararda anılan kanun maddesi ve yasal değişiklikler hakkında detaylı açıklama bulunmuyor.
20. Ceza Dairesi 2019/3499 E. , 2020/2420 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : SİLİFKE 2.Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 1-Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilen dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, ancak; 2-Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28.04.2015 tarih, 2014/462 Esas, 2015/135 Karar ve 2014/848 Esas, 2015/136 Karar sayılı kararlarında da açıklandığı üzere; gizli soruşturmacının 18.03.2014 tarihinde sanıktan suç konusu uyuşturucu maddeleri satın alması üzerine sanığın ""satmak için uyuşturucu madde bulundurma"" suçu belirlenmiş ve bu suçun delili elde edilmiştir. Buna rağmen, gizli soruşturmacının sanıktan 19.03.2014 tarihinde tekrar uyuşturucu madde satın alması gereksiz olduğu gibi görevi kapsamında da değildir. Öte yandan, gizli soruşturmacıların asıl görevi ""uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak"" değil, ""suçu ve failini belirlemek, suçla ilgili delilleri elde etmekten ibarettir."" Bu nedenlerle gizli soruşturmacı tarafından sanıktan birden çok kez uyuşturucu madde satın alınması, ayrıca suç oluşturmayacağı ve gerçek anlamda bir ""alım-satım"" söz konusu olmadığı gözetilmeden atılı suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek, sanığın cezasının, TCK"nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle sanığa fazla ceza tayin edilmesi, 3-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 03.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.