Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/21056
Karar No: 2018/270
Karar Tarihi: 26.01.2018

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/21056 Esas 2018/270 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı taşınmazın bir kısmının kendisine ait olduğunu iddia ederek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkeme tapuda çekişmeli olan bölümler üzerinde inceleme yapmadan davanın bir kısmını kabul etmiş, fakat yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli olmadığı gerekçesiyle karar bozulmuştur. Kadastro tespit tarihinden önceki zilyetlik durumunun tespiti amacıyla 3 farklı tarihe ait hava fotoğrafları getirtilmesi ve yerel bilirkişilerin seçilerek keşif yapılması istenmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 393. maddesidir.
16. Hukuk Dairesi         2015/21056 E.  ,  2018/270 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 50 parsel sayılı 142800 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabul kısmen reddi ile çekişmeli 50 parsel nolu taşınmazın fen memurunun 10.06.2015 tarihli krokili raporunda (A) harfiyle gösterilen 17.761,31 metrekare kısmı, (B) harfi ile gösterilen 16.440,09 metrekare, (C) harfi ile gösterilen 28.698,60 metrekarelik kısmının iptaline, iptal edilen kısmın davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A), (B) ve (C) harfleri ile gösterilen bölümlerinin özel mülkiyete elverişli olup davacıya babasından kaldığı ve davacının payına düştüğü bu bölümler üzerinde eklemeli zilyedlik yoluyla kazanma koşullarının davacı yararına oluştuğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Ancak mahkemece talebe konu bölümler üzerinde nasıl bir zilyetlik sürdürüldüğü araştırılmamış, yerel bilirkişilerin zilyetliğe dair soyut beyanlarına değer verilmiştir. Dosya arasında bulunan iki ayrı ziraat bilirkişi raporunda taşınmaz bölümlerinin farklı harflendirilmeleri dolayısıyla denetimi yapılamadığı gibi bu raporlar bilimsel verilerden de uzaktır. Ayrıca, davacı tarafından taşınmaz bölümleri üzerinde sürdürüldüğü iddia olunan zilyetliğin başlangıç tarihi ile ekonomik amaca uygun olarak sürdürülüp sürdürülmediğinin tespiti için hava fotoğrafı incelemesi yapılmamış olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulamaz. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için; kadastro tespit tarihi olan 1975 yılından önceki zilyetlik durumunun tespiti amacıyla bu tarihten 20 yıl öncesini 5’er yıllık periyotlar halinde (15-20-25 yıl öncesine ait) tespit gününe kadar gösterecek şekilde 3 farklı tarihe ait hava fotoğrafları getirtildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, 3 kişiden oluşan ziraat mühendisi, fotogrametri ve harita mühendisi bilirkişiden oluşacak bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Taşınmazlar başında yapılacak keşif sırasında dinlenilecek yerel
    bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, ekonomik amaca uygun zilyetliğin ne zaman başladığı, davacıya kök muristen nasıl ve ne şekilde intikal etliği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; 3 kişilik uzman ziraat mühendisleri kurulundan çekişmeli taşınmaz bölümlerinin toprak yapısı ile komşuların toprak yapısının mukayese edilmesi suretiyle ve taşınmazların toprak yapısı ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, rapor ekinde taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş sınırları gösterecek şekilde renkli fotoğrafların eklenmesi istenilmeli, bu fotoğraflar üzerine fen bilirkişisinin raporuna uygun olarak taşınmaz bölümlerinin rumuzları yazılmalı ve böylece taşınmazın hangi bölümünün fotoğrafı olduğu anlaşılır hale getirtilmeli, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları üzerinde jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin kadastro paftasındaki konumlarının bilgisayar programı aracılığıyla temin edilecek en eski tarihli uydu fotoğrafı ile getirtilecek olan hava fotoğraflarına aktarılmalı, bu yerlerin tespit tarihinden 20 yıl önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğu, bitki örtüsünün, taşınmazlar üzerinde tespit gününe kadar tarım arazisi niteliği ile ekonomik amaca uygun zilyetliğin var olup olmadığı, var ise ne zaman başlayıp ne süre devam ettiğinin belirlenmeli, bu şekilde davacı yararına 3402 sayılı Kanun"un 14. maddesinde öngörülen zilyetlikle kazanma koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, bundan soma tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 26.01.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi