20. Ceza Dairesi 2017/474 E. , 2017/3266 K.
"İçtihat Metni"
Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık ...’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 188/3, 43. ve 62. maddeleri uyarınca 5 yıl 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/01/2014 tarih ve 2013/360 esas, 2014/17 karar sayılı kararınının, kanun yararına bozulmasına ilişkin talep üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 28/02/2017 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A)Konuyla İlgili Bilgiler:
a)Sanıklar ... ve Necla Şeker hakkında birlikte uyuşturucu madde ticareti yaptıkları iddiası ile Uşak Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2013/405 iddianame sayılı, 12/12/2013 tarihli iddianamesi ile TCK"nın 37/1, 38/2, 188/3, 43/1, 53, 54, 63 ve 58. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemi ile kamu davası açıldığı,
b)Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 16/01/2014 tarihli, 2013/360 esas ve 2014/17 karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında TCK"nın 37, 188/3, 43, 62, 52/2, 53, 63 ve 58. maddeleri uyarınca 5 yıl 2 ay 15 gün hapis cezası ve 1.240 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanık ..."in yüzüne karşı verilen hükmü temyiz etmediği,... hakkındaki kararın temyiz üzerine Yargıtay 9. Ceza Dairesi"nin 17/10/2016 tarihli ve 2016/287 esas, 2016/7843 karar sayılı ilamı ile "...suçla ilgili delilleri elde etmekten ibaret olan kolluk görevlilerinin sanıktan ilk defa uyuşturucu madde almaları üzerine esasen tek bir alım olayı ile "satmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçunun ve failinin belirlendiği delillerinin elde edildiği, ancak böyle bir durumda kolluk görevlilerinin aldıkları uyuşturucu maddeyi devralma ve mal edinme iradeleri bulunmadığından gerçek anlamda bir alım-satım ilişkisinden söz edilemeyeceği, dolayısıyla ilk alımdan sonra kolluk görevlilerinin sanıktan yeniden uyuşturucu madde almaları şeklinde gerçekleşen eylemlerinin delil elde etme faaliyeti kapsamında olduğu, sanığın sonraki alımlara konu uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi önceki alımlardan sonra temin ettiğine ilişkin delil bulunmadığından satmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurmanın temadi ettiği ve sonraki alımların TCK"nın 43. maddesi anlamında ayrı bir suç oluşturmayacağı gözetilmeden sanık hakkında yazılı şekilde uygulama yapılarak fazla ceza tayin edilmesi" gerekçesi ile düzeltilerek onanmasına karar verildiği, sanık ... hakkındaki hükmün ise temyiz edilmeden kesinleştiği, anlaşılmıştır.
B)Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Dosya kapsamına göre; bahse konu davada yargılanan diğer sanık ...n mahkumiyetine ilişkin kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 17/10/2016 tarihli ve 2016/287 esas, 2016/7843 sayılı ilamında belirtildiği üzere; asıl amaçları uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak olmayıp suçu ve failini belirlemek, suçla ilgili delilleri elde etmekten ibaret olan kolluk görevlilerinin sanıktan ilk defa uyuşturucu madde almaları üzerine esasen tek bir alım olayı
ile "satmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçunun ve failinin belirlendiği delillerinin elde edildiği, ancak böyle bir durumda kolluk görevlilerinin aldıkları uyuşturucu maddeyi devralma ve mal edinme iradeleri bulunmadığından gerçek anlamda bir alım-satım ilişkisinden söz edilemeyeceği, dolayısıyla ilk alımdan sonra kolluk görevlilerinin sanıktan yeniden uyuşturucu madde almaları şeklinde gerçekleşen eylemlerinin delil elde etme faaliyeti kapsamında olduğu, sanığın sonraki alımlara konu uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi önceki alımlardan sonra temin ettiğine ilişkin delil bulunmadığından satmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurmanın temadi ettiği ve sonraki alımların TCK"nın 43. maddesi anlamında ayrı bir suç oluşturmayacağı gözetilmeden sanık hakkında yazılı şekilde uygulama yapılarak fazla ceza tayin edilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 16/01/2014 tarihli kararının bozulması istenmiştir.
C)Konunun Değerlendirilmesi:
Asıl amaçları uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak olmayıp suçu ve failini belirlemek, suçla ilgili delilleri elde etmekten ibaret olan kolluk görevlilerinin sanıktan ilk defa uyuşturucu madde almaları üzerine esasen tek bir alım olayı ile "satmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçunun ve failinin belirlendiği delillerinin elde edildiği, ancak böyle bir durumda kolluk görevlilerinin aldıkları uyuşturucu maddeyi devralma ve mal edinme iradeleri bulunmadığından gerçek anlamda bir alım-satım ilişkisinden söz edilemeyeceği, dolayısıyla ilk alımdan sonra kolluk görevlilerinin sanıktan yeniden uyuşturucu madde almaları şeklinde gerçekleşen eylemlerinin delil elde etme faaliyeti kapsamında olduğu, sanığın sonraki alımlara konu uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi önceki alımlardan sonra temin ettiğine ilişkin delil bulunmadığından satmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurmanın temadi ettiği ve sonraki alımların TCK"nın 43. maddesi anlamında ayrı bir suç oluşturmayacağı anlaşılmakla kanun yararına bozma talebi yerindedir.
D)Karar :
Açıklanan nedenlere göre; Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 16/01/2014 tarih ve 2013/360 esas ve 2014/17 karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak; sanık hakkında hükmolunan cezanın 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesine ilişkin bölümünün hüküm fıkrasından çıkarılmasına, sanığa TCK"nın 188/3 maddesi gereğince tayin edilen 5 yıl hapis ve 60 gün adli para cezasında, TCK"nın 62. maddesi gereğince 1/6 indirim uygulanması sonucu 4 yıl 2 ay hapis ve 50 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, gün adli para cezasının TCK"nın 52/2 maddesi gereğince günlüğü 20 TL den paraya çevrilerek 1000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, sonuç olarak sanığın cezasının 4 yıl 2 ay hapis ve 1000 TL adli para cezası olarak belirlenmesine, dosyanın Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 23/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.