13. Hukuk Dairesi 2016/12992 E. , 2017/11122 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı ...Ş. vekili avukat ... geldi. Diğer davalı ... Motorlu Araçlar A.Ş. için çıkartılan tebligata verilen cevapta adresten taşınması gerekçesi ile tebliğ edilemediği görüldü. Duruşma isteyen davalı ...Ş. vekili avukat ... duruşma talebinden vazgeçtiğini beyan etti. Beyanı okundu, imzası alındı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ... Tic Aş ile sıfır km araç satın almak üzere sözleşme imzaladığını, 20.000 TL sini tüketici kredisi almak sureti ile ödediğini, ancak teslim almak üzere gittiğinde plazayı boş ve terkedilmiş bulduğunu ileri sürerek, satış sözleşmesinin feshi ile ödediği 20.000 TL nin gerek satıcı ... ..Tic Aş’den gerekse İthalatçı davalı ... Oto Aş’den tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, ... Tic Aş davaya cevap vermemiş, diğer davalı ... Oto Aş ise davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile satım sözleşmesinin feshine, 20.000 TL nin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Hüküm, davalı ... Oto. A.Ş tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, satıcı ile imzalanan sözleşme kapsamında teslim edilmeyen araç için ödenen bedelin tahsili ve satım sözleşmesinin feshi istemine ilişkindir. Davacı, süresinde teslim yapılmamasının 6502 sayılı Tüketici Yasası’nın 8. maddesi kapsamında ayıp olduğunu ve bu ayıp nedeni ile ithalatçı olan davalı ... Oto Aş’nin de sorumlu olduğunu ileri sürmektedir. Davalı ithalatçı şirket ise, diğer davalı ile aralarında fatura edilmiş satışa konu bir araç bulunmadığını, yani davalı satıcıya sahiplik sıfatı ile teslim edilen bir araç olmadığı için kendilerini bağlayan bir sözleşme de bulunmadığını, bu nedenle sorumluluklarına gidilemeyeceğini savunmaktadır. Mahkemece, her iki davalı yönünden de davanın kabulü cihetine gidilmiştir. Davacının araç satın almak için davalı satıcı şirkete 20.000 TL ödediği ancak aracı teslim alamadığı sabit olup, mahkemece, satıcının sorumlu tutulmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki, ortada sözleşmedeki edimlerin karşılıklı ifa edilmesi sözkonusu olmamıştır. Kısmi bedel ödendiği gibi araç da teslim edilmemiş, sözleşme tamamlanmamıştır. Bu durumda, ithalatçı’nın sorumluluğu tartışılmalıdır. 6502 sayılı Tüketici Yasası’nın 11. maddesinin gerekçesi bu hususa açıklık getirmektedir. Gerekçenin 6. paragrafında“ Sözleşmeye aykırılıktan, sözleşme tarafı olarak öncelikle satıcının sorumlu olması esastır. Ancak, tüketici satıcının ortadan kaybolduğu durumlar da dâhil olmak üzere, ayıpsız misli ile değiştirme veya ücretsiz onarınm haklarını üreticiye veya İthalatçıya karşı da kullanabilir. Üretici veya ithalatçı ile tüketici arasında bir sözleşme ilişkisi bulunmamaktadır. Tüketici, üreticiye veya ithalatçıya karşı bir ödeme yapmadığı için sözleşmeden dönme hakkını kullanarak satıcıya ödemiş olduğu parayı üretici veya ithalatçıdan geri alması veya bedel indirimi hakkını kullanması mümkün değildir. Tüketici bu haklarını ancak satıcıya karşı kullanabilir. Buna karşılık ücretsiz onarım ve ayıpsız misli ile değiştirmenin üreticiden veya ithalatçıdan istenmesi anlamlıdır. Zira elinde yeni mal bulunan veya o malı gereği gibi onaracak olan üretici veya ithalatçıdır. Dolayısıyla bu hallerde, sözleşmelerin nisbiliği ilkesini aşarak tüketicinin doğrudan üreticiye veya ithalatçıya gidebilmesi kabul edilmiştir.“ açıklaması yapılmıştır. Somut olayda, ithalatçı olan davalı ... Oto ile tüketici davacı arasında sözleşme ilişkisi bulunmamakta olup, talep de aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi yahut ücretsiz onarım değildir. Edimini yerini getirmeyen ve ortadan kaybolan satıcıya ödenen paranın iadesi istemidir. Hal böyle olunca, anılı davada satıcı dışında ithalatçı ... Oto yönünden davanın kabulü mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle davalı ... oto yönünden davanın reddi icap ederken kabulü usul ve yasaya aykırı olup, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı ... Oto Aş lehine BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.