21. Hukuk Dairesi 2017/108 E. , 2017/7580 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan ... vekili ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlerle temyiz edenin sıfatına temyiz kapsam ve nedenlerine göre; davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, sigortalının iş kazası sonucunda vefatı nedeniyle yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacı eş için 33.257,07 TL, davacı çocuk ...için 315,46 TL, davacı çocuk Kader için 2.443,44 TL, davacı çocuk ... için 3.715,54 TL, davacı çocuk Muhammet için 4.562,16 TL maddi, davacıların her biri için 3.000,00"er TL manevi tazminatın 19/07/2002 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK"nın 297 ve 298.maddelerine göre yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar; kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak; kısaca, maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir.
Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
Somut olayda; kararın gerekçe bölümünde "kusur ve tazminat bilirkişilerinin raporları olaya ve oluşa uygun, hüküm kurmaya elverişli bulunarak mahkememizce nazara alınmış, eş ve çocuklarının olay nedeni ile murisin maddi desteğinden yoksun kaldıkları anlaşılmış" denilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi hesap raporunda ise davacı çocuk ...."nin maddi zararının bulunmadığı tespit edilmiştir. Hükme esas alındığı belirtilen bilirkişi hesap raporunda davacı çocuk ...."nin maddi zararının bulunmadığı tespit edildiğine göre adı geçen davacının maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken davacı çocuk .. yararına 3.715,54 TL maddi tazminata hükmedilmek suretiyle gerekçe ile hüküm arasında çelişki meydana getirilmesi hatalı olmuştur.
Yukarıda yapılan açıklamalara göre yapılacak iş, davacı çocuk ...."nin maddi tazminat isteminin reddine karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 10/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.