Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10075
Karar No: 2016/2064
Karar Tarihi: 10.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/10075 Esas 2016/2064 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taraflar arasındaki menfi tespit davasında, davacı kooperatifin, davalıya kefil olarak verdiği teminat senedinin işlevsiz kaldığı iddiasıyla dava açıldı. Mahkeme, dava konusu bonoda asıl borçlu olan kooperatif adına iki yetkilinin imza atmamış olması nedeniyle bononun kooperatif açısından geçersizliğine karar verdi. Bonodan davacının borçlu sıfatıyla değil kefil sıfatıyla sorumlu olduğu, asıl borçlu için geçerli olmayan bonoda kefil sıfatı ile yer alan davacının da sorumluluğunun bulunmayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verdi. Ancak, Türk Ticaret Kanunu'nun 702/2 maddesi gereği, aval veren kişinin teminat altına aldığı borç, şekle ait noksandan başka bir sebepten dolayı batıl olsa da aval verenin taahhüdü geçerlidir. Mahkemece aval verenin vermiş olduğu taahhüdün bağımsız niteliği gözetilmeksizin, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmaya gerektirdiği belirtildi.
702/2 maddesi: \"Aval veren kişinin teminat altına aldığı borç, şekle ait noksandan başka bir sebepten dolayı batıl olsa da aval verenin taahhüdü geçerlid
19. Hukuk Dairesi         2015/10075 E.  ,  2016/2064 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince süresinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, dava dışı ... Sulama Kooperatifinin hazırlamış olduğu damlama sulama tesisi projesinin ihalesinin davalı tarafından alındığını ve işin yapımı için sözleşme imzalandığını, bu proje dışında başka mevkilerde ilave damla sulama işi yapılması ihtiyacı olduğundan ilave olarak yapılacak damlama sulama işine davalının talip olduğunu ve ilave işler için dava dışı kooperatiften teminat talebinde bulunduğunu, bu teminat talebi nedeniyle müvekkilinin davalıya üyesi olduğu dava dışı kooperatife kefil olarak alacak miktarı, borçlu ve kefil kısımları dışındaki yerleri boş olarak senet verdiğini, sonradan kararlaştırılan sulama işinden vazgeçildiğini ancak ilk işin yapılıp bedelinin davacıya ödendiğini, bu konuda dava dışı kooperatif ile davalının ibralaştıklarını ve böylece müvekkilinin davalıya verdiği teminat senedinin de işlevsiz kaldığını, ayrıca kooperatif tarafından .... Asliye Hukuk Mahkemesinde davalı aleyhine açılan menfi tespit davasında kooperatifin 12/09/2011 düzenleme, 05/02/2013 ödeme tarihli 20.000 TL bedelli bonodan dolayı borçlu olmadığının tespit edildiğini, bunlara rağmen davalının müvekkili aleyhine bedelsiz kalan teminat senedini ... İcra Müdürlüğünün 2013/1226 sayılı dosyası ile takibe koyduğunu ile sürerek, müvekkilinin takip konusu senetten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitini ve % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin sulama işi sözleşmesinin tarafı olmadığını, bononun sulama işi konusunda yapılan sözleşmeden önce ve müvekkilinin elden verdiği para karşılığında düzenlendiğini, davacının borçlu olmadığını yazılı belge ile ispatlaması gerektiğini, müvekkili tarafından bono için verilmiş bir ibraname bulunmadığını, dava dışı kooperatifin .... Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı davada, tek yetkili imza ile kooperatifin borçlandırılamayacağı ve bonoda kooperatif adına atılmış tek yetkili imza bulunduğu gerekçesi ile menfi tespit davasının kabul edildiğini savunarak, davanın reddini ve % 20 inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, dava konusu bonoda asıl borçlu olan kooperatif adına iki yetkilinin imza atmamış olması nedeniyle bononun kooperatif açısından geçersizliğine karar verildiği, bonodan davacının borçlu sıfatıyla değil kefil sıfatıyla sorumlu olduğu, asıl borçlu için geçerli olmayan bonoda kefil sıfatı ile yer alan davacının da sorumluluğunun bulunmayacağı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Türk Ticaret Kanununun 702/2 maddesi “Aval veren kişinin teminat altına aldığı borç, şekle ait noksandan başka bir sebepten dolayı batıl olsa da aval verenin taahhüdü geçerlidir.” hükmünü içermektedir. Bu hüküm karşısında aval ilişkisi temel ilişkiden bağımsız ayrı bir taahhüt olup keşideci yönünden senedin herhangi bir sebeple bedelsiz hale gelmesi aval taahhüdünü bertaraf etmez. Mahkemece aval verenin vermiş olduğu taahhüdün bağımsız niteliği gözetilmeksizin, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmaya gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi