Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9797
Karar No: 2016/2055
Karar Tarihi: 10.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/9797 Esas 2016/2055 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında düzenlenen bir faturanın tahsili için ilamsız icra takibi yapıldığını ancak davalının itirazının haksız olduğunu ve borcunun bulunduğunu savunarak takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davalının borcu bulunduğunu kabul ederek takibin devamına ancak davacının talep ettiği faiz oranının yanı sıra %20 oranında icra inkar tazminatı ödenmesine karar vermiştir. Ancak, mahkeme davalının defterinde kayıtlı olmayan faturaların incelenmesi ve bilirkişi raporunda yer alan imza konusunun araştırılması gerektiği halde bunları göz ardı etmiş ve hükümde yanılgıya düşmüştür. Bu nedenle, karar temyiz eden davalının yararına bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: Ticari İşletme Karşısında Takip Usulü Hakkında Kanun (6100), Türk Borçlar Kanunu (6098)
19. Hukuk Dairesi         2015/9797 E.  ,  2016/2055 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında düzenlenen fatura bedelinin tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %40 oranından az olmamak kaydıyla %100 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, karşı tarafın müvekkilinden alacağının bulunmadığını, müvekkiline gönderilen ve teslim alınan malların bedellerinin ödendiğini, müvekkili temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faiz alacağı talebinde bulunamayacağını, faiz oranının fahiş olduğunu ileri sürerek, davanın reddi ile %40 oranından az olmamak kaydıyla %100 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalının icra dosyasına yaptığı itirazın haksız olduğu, davalının davacıya 5.552,43 TL borcu bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, icra takip dosyasına yapılan itirazın 5.552,43 TL"lik kısmının iptaline, takibin 5.552,43 TL asıl alacak ve bu miktara takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %15 değişken ticari avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, asıl alacak tutarı olan 5.552,43 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, 12 adet irsaliyeli faturadan doğan bakiye alacağın tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı savunmasında kendisine teslim edilen malların bedelinin ödendiğini, alacaklıya herhangi bir borcun bulunmadığını ileri sürmüştür. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda söz konusu 12 adet irsaliyeli faturadan 5 adedinin davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı, bu faturalardan da bir tanesinde (11.03.2010 tarihli ve 250,00 TL bedelli fatura) davalının teslim alan kısmında kaşe ve imzasının bulunduğu tespit edilmiştir. O halde mahkemece davalı defterinde kayıtlı olmayıp da davalının imzasını taşıdığı iddia edilen bu irsaliyeli fatura yönünden davalının isticvap edilerek imzanın kendisine ait olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. Davalının defterinde kayıtlı olmayan 4 adet irsaliyeli fatura içeriği malın teslimini ispat yükü davacıya aittir. Davalının yukarıda değinilen ödeme savunmasının dava konusu faturaların tamamına ilişkin olmayıp davalının defterinde kayıtlı olan faturalara ilişkin olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece bu hususlar gözetilerek gerektiğinde bilirkişiden ek rapor alınmak suretiyle varılacak sonuç dairesinde hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi