Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10519
Karar No: 2017/69
Karar Tarihi: 10.01.2017

Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/10519 Esas 2017/69 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanık hakkında resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlamasıyla dava açılmış, mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak, suçun oluşup oluşmadığı konusunda yapılan incelemede eksiklikler olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, kararın bozulması ve delillerin tam olarak incelenerek sanığın hukuki durumunun yeniden belirlenmesi gerektiği kararına varılmıştır. TCK'nun 157/1 maddesi gereği adli para cezası yanında hapis cezasına da hükmedilmesi gerektiği belirtilmiş ve adli emanetin karara bağlanması gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının gereği de yerine getirilmelidir.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nun 157/1 maddesi
- 5320 sayılı Yasa'nın 8/1 maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi
21. Ceza Dairesi         2016/10519 E.  ,  2017/69 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-)Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.03.1998 gün ve 6/8-69 sayılı kararı ile buna uyumlu Daire kararlarında da açıklandığı üzere; önceden doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması halinde, zarar kandırıcı nitelikteki davranışlar nedeniyle meydana gelmediğinden dolandırıcılık suçunun oluşmayacağı, somut olayda ise; sanığın, suça konu senedi daha önceden doğmuş borcu karşılığında katılana verdiğinin katılanın beyanlarıyla anlaşılan eyleminde, borç önceden doğmuş bulunduğundan senet vermesinin hile unsuru olarak kabul edilemeyeceği ve verilen senet ile zarar arasında nedensellik bağı bulunmadığından dolandırıcılık suçunun oluşmayacağı gözetilerek yüklenen dolandırıcılık suçundan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-)Sanığın, suça konu senedi kendisinin vermediğini, ... isimli eski muhasebecisinin vermiş olduğunu, ...’a vekaletname verdiğini savunması, katılanın, senedin bizzat sanık tarafından imzalanarak verildiğini, bu konuyu bilen çalıştığı yerdeki esnafların bulunduğunu beyan etmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, sanığın resmi kurumlardaki tatbike medar samimi yazı ve imza örnekleri celp edilip, huzurda sağ ve sol eli ile bol miktarda atılmış imza ve yazı örnekleri de alınmak suretiyle suça konu senetteki yazı ve imzaların aidiyeti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması, katılandan olayla ilgili bilgisi olan tanıklarının açık kimlik ve adres bilgilerini bildirmesi istenerek bildirilen kişilerin taraflar arasındaki alacak borç ilişkisi ve senedin ne şekilde katılana verildiği hususunda tanık olarak beyanlarının alınması, savunmada adı geçen ...’ın İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 16.09.2013 tarihli yazısı ekindeki dilekçede yer alan adres de dikkate alınarak adresi araştırılıp tespit edilmesi halinde dinlenmesi, sanıktan ...’a verdiği vekaletnameyi ibraz etmesi de istendikten sonra toplanan deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ile resmi belgede sahtecilik suçundan yazılı şekilde mahkumiyetine hükmolunması,
3-)Kabul ve uygulamaya göre de;
a-)TCK"nun 157/1. maddesinde hapis cezası yanında öngörülen adli para cezasına da hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b)Adli emanetinin 2013/18164 sırasında kayıtlı suça konu senedin akıbeti hakkında karar verilmemesi,
Yasaya aykırı,
c-)T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı yasa ile değişik 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 10.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.







Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi