3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/16768 Karar No: 2019/22669 Karar Tarihi: 10.12.2019
Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/16768 Esas 2019/22669 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bozüyük 2. Asliye Ceza Mahkemesinin sanık hakkında verdiği 2015/110 Esas ve 2015/248 Karar sayılı ilamın tekerrüre esas alındığı belirtilen kararda, sanığın adli sicil kaydında Bakırköy 13. Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/790 Esas - 2013/628 Karar sayılı ilamının bulunmadığı ifade edildi. Sanığın, tekerrüre esas alınan suçlarının hakaret ve tehdit olduğu belirtilen kararda, tehdit suçunun uzlaşma kapsamına alınmasına rağmen hakaret suçunun tekerrüre esas alınması nedeniyle tebliğnamedeki bozma görüşüne iştirak edilmediği açıklandı. Ailevi nedenlerden dolayı çıkan tartışma sonucunda sanığın mağdur eşine karşı yaralama eylemi nedeniyle mahkumiyet kararı verildiği belirtilen kararda, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının belirlenememesi durumunda şüpheli kalan bu halin sanık lehine değerlendirilmesi gerektiği ve sanık lehine haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiği belirtildi. Sonuç olarak, hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca bozulmasına karar verildi. Kanun maddeleri ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'n
3. Ceza Dairesi 2019/16768 E. , 2019/22669 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten yaralama HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamın Bozüyük 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.04.2015 tarih 2015/110 Esas 2015/248 Karar sayılı ilam olduğu, sanığın adli sicil kaydında tebliğnamede belirtilen Bakırköy 13. Sulh Ceza Mahkemesinin 04.06.2013 tarih ve 2011/790 Esas - 2013/628 Karar sayılı ilamın bulunmaması ve sanığın tekerrüre esas alınan ilamındaki suçların TCK"nin 125/1, 125/3-a, 125/4, 106/1-1. cümle kapsamında hakaret ve tehdit olduğu, her ne kadar tehdit suçunun karar tarihinden sonra uzlaşma kapsamına alınsa da hakaret suçunun tekerrüre esas olması nedeniyle tebliğnamedeki (1) nolu bozma görüşüne iştirak edilmemiştir. Ailevi nedenlerden dolayı çıkan tartışma sonucunda sanık kocanın mağdur eşine karşı yaralama eylemi nedeniyle mahkumiyet kararı verilen olayda, ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda taraflar arasında farklı beyanlar bulunduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas, 367 sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde şüpheli kalan bu halin sanık lehine değerlendirilmesi gerektiğinin belirtilmesi karşısında, sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.12.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.