Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/39120 Esas 2017/11015 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/39120
Karar No: 2017/11015
Karar Tarihi: 13.11.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/39120 Esas 2017/11015 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı banka ile dava dışı borçlunun ödeme aczine düşmesi nedeniyle başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğu belirtilerek, itirazın iptaline ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi istendi. Ancak, dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesine göre, yasanın amacı tüketicinin piyasalarda taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsamaktadır. Dosya incelendiğinde kullanılan kredinin bireysel kredi olduğu, davacı bankanın vermiş olduğu hizmet mesleki ve ticari amaçlı olduğu, davalının ise tüketicisi olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Mahkemenin görevsizlik kararı vermediği ve görev konusunda usul ve yasaya aykırı karar verdiği gerekçesiyle temyiz kararı bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri: 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, 1. madde (Amaç) ve 2. madde (Kapsam).
13. Hukuk Dairesi         2015/39120 E.  ,  2017/11015 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı, ... 26. İcra Müdürlüğü"nün 2014/221 esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibi ile dava dışı/takip borçlusu ...ı’nın 29.12.2010 tarihinde kullandığı 50.000,00-TL tutarındaki kredinin ödenmeyen bakiye bedellerin ferileri ile birlikte borçlu ... ile davalıdan tahsilinin talep edildiğini, davalı/borçlu ile dava dışı borçlunun ödeme aczine düştüğünü, noter kanalı ile muacceliyet ve hesap kat ihtarnameleri gönderildiğini, sözlü uyarılara rağmen de herhangi bir ödeme yapılmadığını, başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu belirterek, itirazın iptaline ve % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı, usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti, sağlayıcı; kamu tüzel kişileri de dahi olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye hizmet sunan gerçek veya tüzel kişileri ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
    Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Dosya içerisinde bulunan uyuşmalık konusu sözleşme incelendiğinde, kullanılan kredinin bireysel kredi olduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği gibi bireysel krediler tüketici kredilerinin çeşitlerinden olup, davacı bankanın vermiş olduğu hizmet mesleki ve ticari amaçlı olup, davalı da tüketicidir. O halde, davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Mahkemece tüketici mahkemesi görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, belirtilen husus gözardı edilerek yazılı şekilde işin esasına girilerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.