Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/3631 Esas 2019/1829 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3631
Karar No: 2019/1829
Karar Tarihi: 20.03.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/3631 Esas 2019/1829 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, elinde kalan çekleri iade etmeyerek başka bir şirketin borcuna karşılık davalıya verdiğini iddia ederek, çeklerin müvekkili şirketi bağlamadığını ileri sürerek menfi tespit ve kötü niyet tazminatı talep etmiştir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak davalı temyiz etmiş ve Yargıtay, çeklerin ileri tarihli düzenlendiğini iddia eden davalının bu iddiasını kanıtlamak zorunda olduğuna dikkat çekerek kararı bozmuştur. Mahkeme, daha sonra Asliye Ticaret Mahkemesi kurulması nedeniyle davanın görevsizliğine karar vermiştir. Ancak bu karar, Türk Ticaret Kanunu'nun Geçici 9. maddesi gereğince açılan davaların yürürlükte bulunan kanun hükümlerine tabi olduğu gerçeğine dayanak sağlamadığı için bozulmuştur. Kanun maddesi, açılan davanın yürürlükteki kanun hükümlerine tabi olduğunu belirtir. Yukarıdaki nedenlerle, yerel mahkeme kararı BOZULMUŞTUR.
19. Hukuk Dairesi         2017/3631 E.  ,  2019/1829 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Davacı vekili, davacı şirketin eski sahibi ve müdürü olan ..."ın, elinde kalmış olan çekleri iade etmeyerek, sahibi olduğu başka bir şirketin borcuna karşılık davalıya verdiğini, yetkili temsilci tarafından düzenlenmemiş olan çeklerin müvekkili şirketi bağlamadığını ileri sürerek çeke dayalı yapılan takip nedeniyle davacının davalıya borçlu olunmadığının tespitini ve kötü niyet tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davalı şirket tarafından davacı şirkete çelik konstruksiyon işi yapıldığını, iş bedeli karşılığında yetkili temsilci ... tarafından dava konusu çeklerin verildiğini, adı geçen temsilcinin yetkisinin çeklerin verilmesinden sonra sona ermesinin davalı şirketi bağlamadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece verilen davanın kabulü kararı, Dairemiz 20/04/2016 gün; 2015/17347 - 2016/6860 K. sayılı ilamı ile “Davacı kambiyo senedindeki imzanın keşide tarihi itibariyle şirket yetkili temsilcisine ait olmadığını ileri sürerek menfi tespit isteminde bulunmuştur. Davalı savunmasında çekin keşide tarihinin ileri tarihli düzenlendiğini, imzaların ise ..."a ait olduğunu savunmuştur. Çeklerin ileri tarihli düzenlendiğini iddia eden davalı bu iddiasını kanıtlamak zorundadır . Somut olayda davalı cevap dilekçesinde karşı tarafın ticari defterlerine dayandığını bildirmiştir. Mahkemece, tarafların defterleri de incelenmek suretiyle, davalının delilleri değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamından sonraki duruşmada, dava konusu uyuşmazlığın Ticaret Kanunu’ndan kaynaklandığı, bu tür uyuşmazlıkların çözüm yerinin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu, somut olayda dava açıldıktan sonra Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun 23.07.2015 tarihli kararnamesi ile ...’de müstakil Asliye Ticaret Mahkemesi kurulduğu, görev hususunun kamu düzenine ilişkin olup davaya bakmaya ... Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava yetkisiz temsilcinin keşide ettiği çek nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
    Dava tarihinden sonra HSYK"nın 23/07/2015 gün ve 1157 sayılı kararı ile ..."de Asliye Ticaret Mahkemesi kurulması nedeniyle mahkemece görevsizlik kararı verilmiştir.
    6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun Geçici 9. maddesinde "Bu kanunun göreve ilişkin hükümleri bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalarda uygulanmaz. Bu davalar açıldıkları tarihte yürürlükte bulunan Kanun hükümlerine tabidir." hükmüne yer verilmiştir.
    13.11.2014 dava tarihi itibariyle Asliye Hukuk Mahkemesi davaya bakmakla görevlidir. HSYK"nın da dosyaların yeni kurulan Ticaret Mahkemelerine devri konusunda herhangi bir kararı da bulunmamaktadır.
    Dava tarihinden sonra yeni kurulan ihtisas mahkemelerine daha önce açılan davaların devrine ilişkin özel bir hüküm bulunmaması nedeniyle mahkemece açılan davanın yargılamasına devam edilmesi gerekirken yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 20/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.