Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/10696
Karar No: 2019/16878
Karar Tarihi: 23.10.2019

Fuhuş - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/10696 Esas 2019/16878 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2019/10696 E.  ,  2019/16878 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Fuhuş
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    KARAR

    Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre;
    A) Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında müşteki ...’a yönelik fuhuş suçundan verilen mahkumiyet kararları yönünden, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 E. ve 2014/115 K. sayılı kararıyla, Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin 26/12/2012 gün ve 2012/12837 E. ve 2012/13762 sayılı kararının bozmaya ilişkin kısmının (2-b) bendinin, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...’ın müşteki ...’a yönelik olarak gerçekleştirmiş oldukları fuhuş suçu yönünden kaldırılmasına ve Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/02/2010 gün ve 2008/170 E. ve 2010/16 sayılı kararının, sanıkların müşteki ...’a yönelik olarak gerçekleştirmiş oldukları fuhuş suçu yönünden onanmasına karar verilmiş olduğu anlaşılmakla, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun onama kararıyla Yerel Mahkemece bu sanıklar hakkında müşteki ...’a yönelik fuhuş suçundan verilen mahkumiyet kararlarının kesinleştiği gözetilmeyerek, aynı sanıklar hakkında aynı müştekiye yönelik fuhuş suçundan yeniden yargılama yapılarak ikinci kez verilen mahkumiyet hükümlerinin hukuki değerden yoksun olduğu kabul edilerek,
    B) Sanık ... ..., ... ve ... hakkında, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla, Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/02/2010 gün ve 2008/170 E. ve 2010/16 sayılı kararının bozulmasına karar verilmesine karşın, bozma sonrası sanıklar Hüseyin ... ve ... ve ... hakkında atılı “fuhuş” eylemlerinden hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, bu sanıklar hakkında fuhuş eyleminden açılan davalar hakkında zamanaşımı süresi içerisinde her zaman karar verilebileceği değerlendirilerek,
    C) Hükmolunan cezaların süresi itibarıyla koşulları bulunmadığından sanıklar ..., ... ve ... müdafisinin duruşmalı inceleme isteminin CMUK’nın 318. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilerek, dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Sanıklar ..., ..., ..."a yöneltilen mağdurlar ..., Hatice Duygun (...), ..., ... (...), ..., ..., ..., ... ve ..."ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla müşteki Nurten ve her bir mağdurenin değişik zamanlarda olmak üzere birden fazla kez fuhuş yapmaları amacıyla aracılık edip, yer temin etmek suretiyle üzerlerine atılı suçları işledikleri sabit olan sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Yerel Mahkeme kararının isabetli görüldüğünün belirtilmesine karşın, bozma sonrası kararda sanıklar hakkındaki mahkumiyet hükümlerinde TCK’nın 43. maddesinin uygulanmaması,
    2- Sanık ..."a yöneltilen fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
    a) Sanık ..."a yöneltilen mağdur ..."a yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümde Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla müşteki Nurten ve her bir mağdurenin değişik zamanlarda olmak üzere birden fazla kez fuhuş yapmaları amacıyla aracılık edip, yer temin etmek suretiyle üzerlerine atılı suçları işledikleri sabit olan sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Yerel Mahkeme kararının isabetli görüldüğü belirtilmesine rağmen, bozma sonrası kararda sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanmaması,
    b) Sanık ..."a yöneltilen mağdurlar ... (...), ..., ... (...), ..., ..., ..., ... ve ..."ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde ise;
    CMK"nın 170. maddesinin 3, 4 ve 6. fıkraları uyarınca, iddianamede mağdur veya suçtan zarar görenlerin kimliği, yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeleri mevcut delillerle ilişkilendirilerek yüklenen suçu oluşturan olaylar gösterilmeli, aynı Kanun"un 225. maddesine göre de, hüküm ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilmelidir. Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun Dairemizce de benimsenen 21/02/2012 gün 4/570-51 sayılı kararında açıklandığı üzere, soruşturma evresinde elde ettiği kanıtlardan ulaştığı sonuca göre iddianameyi hazırlamakla görevli iddia makamı, CMK"nın 225/1. maddesi uyarınca kovuşturma aşamasının sınırlarını belirlemektedir. Bu bakımdan iddianamede yüklenen suçun unsurlarını oluşturan fiil/fiillerin nelerden ibaret olduğunun hiçbir duraksamaya yer bırakmayacak biçimde açıklanması zorunludur. Böylelikle sanık, iddianameden üzerine atılı suçun ne olduğunu hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde anlamalı, buna göre savunmasını yapabilmeli ve kanıtlarını sunabilmelidir. İddianame, sanığa isnat edilen ve suç sayılan maddi fiilleri açıkça göstermeli, hukuki nitelendirmesi yapılan fiilin kanunda karşılığı olan suç ve cezası hakkında bilgi içermelidir. İsnat edilen suçun dayanağı olan maddi olaylar hakkında savunmasını yapabilecek şekilde sanığın bilgilendirilmemesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin adil yargılanma hakkına ilişkin 6/3-a maddesinin ihlaline de yol açacaktır. Bu sebeple, bir olayın açıklanması sırasında başka bir olaydan söz edilmesinin o olay hakkında dava açıldığını göstermeyecek, dava konusu yapılacak eylemin iddianamede bağımsız olarak anlatılması ve sevk maddesinin belirtilmesi gerekecektir.
    Bu açıklamalar ışığında, iddianame içeriğine göre sanık hakkında sadece mağdurlar ... ve ..."a yönelik fuhuş suçundan dava açıldığı ve Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/02/2010 tarih ve 2008/170 E - 2010/16 sayılı kararıyla sanık hakkında sadece bu iki mağdurlara yönelik fuhuş eyleminden sanığın 2 (iki) kez ayrı ayrı mahkumiyetine karar verildiği, O Yer Cumhuriyet Savcısı"nın bu hükümler yönünden temyizinin de bulunmadığı, sanığın temyizi üzerine ise Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin 26/12/2012 gün ve 2012/12837 E. ve 2012/13762 sayılı kararıyla bozulduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla, Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin 26/12/2012 gün ve 12837-13762 sayılı kararının bozmaya ilişkin kısmının (2-b) bendinde yer alan sanık ...’ın müşteki ...’a yönelik olarak gerçekleştirmiş olduğu fuhuş suçu yönünden kaldırılmasına ve Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/02/2010 gün ve 2008/170 E. ve 2010/16 sayılı kararıyla, sanık ...’ın müşteki ...’a yönelik olarak gerçekleştirmiş olduğu fuhuş suçu yönünden hükmün onanmasına karar verildiği anlaşılmakla, sanık hakkında mağdur ... ve ..."a yönelik fuhuş suçu dışında diğer mağdurlara yönelik CMK"nın 170. maddesine uygun olarak açılmış davaların bulunmadığı, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun onama kararıyla müşteki ..."a yönelik fuhuş suçundan Yerel Mahkemece verilen hükmün kesinleştiği, bu nedenle bozma sonrasında yalnızca mağdur ...’a yönelik atılı suçtan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, dava konusu edilmeyen mağdurlar ... (...), ..., ... (...), ..., ..., ..., ... ve ..."ya yönelik fuhuş suçundan 8 (sekiz) kez ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurularak, 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesine aykırı davranılması,
    3- Sanık ..."a yöneltilen fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
    a) Sanık ..."a yöneltilen mağdur ... ...’a yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümde Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla müşteki Nurten ve her bir mağdurenin değişik zamanlarda olmak üzere birden fazla kez fuhuş yapmaları amacıyla aracılık edip, yer temin etmek suretiyle üzerlerine atılı suçları işledikleri sabit olan sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Yerel Mahkeme kararının isabetli görüldüğü belirtilmesine karşın, bozma sonrası kararda sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanmaması,
    b) Sanık ..."a yöneltilen mağdurlar ..., ... (...), ..., ... (...), ..., ..., ..., ve ..."ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde ise;
    İddianame içeriğine göre sanık hakkında sadece mağdurlar ... ... ve ..."a yönelik fuhuş suçundan dava açıldığı ve Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/02/2010 tarih ve 2008/170 E - 2010/16 sayılı kararıyla sanık hakkında sadece bu mağdurlara yönelik fuhuş eyleminden sanığın 2 (iki) kez ayrı ayrı mahkumiyetine karar verildiği, O Yer Cumhuriyet Savcısı"nın atılı suç yönünden temyizi de bulunmadığı, sanığın temyizi üzerine ise Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin 26/12/2012 gün ve 12837-13762 sayılı kararıyla bozulduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla, Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin 26/12/2012 gün ve 12837-13762 sayılı kararının bozmaya ilişkin kısmının (2-b) bendinde yer alan sanık ...’ın müşteki ...’a yönelik olarak gerçekleştirmiş olduğu fuhuş suçu yönünden kaldırılmasına ve Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/02/2010 gün ve 170-16 sayılı kararıyla, sanık ...’ın müşteki ...’a yönelik olarak gerçekleştirmiş olduğu fuhuş suçu yönünden hükmün onanmasına karar verildiği anlaşılmakla, sanık hakkında mağdur ... ... ve ..."a yönelik fuhuş suçu dışında diğer mağdurlara yönelik CMK"nın 170. maddesine uygun olarak açılmış davaların bulunmadığı, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun onama kararıyla müşteki ..."a yönelik fuhuş suçundan Yerel Mahkemece verilen hükmün kesinleştiği, bu nedenle bozma sonrasında yalnızca mağdur ... ...’a yönelik atılı suçtan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, dava konusu edilmeyen mağdurlar ..., ... (...), ..., ... (...), ..., ..., ..., ve ..."ya yönelik fuhuş suçundan 8 (sekiz) kez ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurularak, 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesine aykırı davranılması,
    4- Sanık ...’a yöneltilen fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
    İddianame içeriğine göre sanık ... hakkında resmi nikahlı eşi olan mağdur ... (...)’a yönelik fuhuş suçundan dava açıldığı, sanık hakkında eşi dışında diğer mağdurlara yönelik açılmış bir davanın bulunmadığı, Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/02/2010 tarih ve 2008/170 E - 2010/16 sayılı kararıyla sanık hakkında eşine yönelik fuhuş eyleminden sanığın bir kez mahkumiyetine karar verildiği, O Yer Cumhuriyet Savcısı"nın atılı suç yönünden temyizinin de bulunmadığı, sanığın temyizi üzerine ise Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin 26/12/2012 gün ve 2012/12837 E. ve 2012/13762 sayılı kararıyla hükmün bozulduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla, Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin bozma ilamının kaldırılmasına ve yerine “Fuhşa sürüklenen mağdurelerin beyanları, HTS raporları ve tüm dosya içeriğinden sanıkların mağdurelere zorla ya da çaresizliklerinden faydalanarak fuhuş yaptırdıklarına dair yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların mağdurelere yönelik eylemleri nedeniyle cezalarının 5237 sayılı TCK"nın 227/4. maddesi uyarınca artırılması” ibaresinin eklenmesine karar verilerek bozma ilamında düzeltme yapıldığı anlaşılmakla,
    a) Sanık hakkında eşi olan mağdur ... (...)’a, yönelik fuhuş suçu dışında diğer mağdurlara yönelik CMK"nın 170. maddesine uygun olarak açılmış davanın bulunmadığı, bu nedenle bozma sonrasında ... hakkında yalnızca mağdur ... (...)’a yönelik atılı suçtan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, dava konusu edilmeyen müşteki ... ile mağdurlar ..., ..., ... (...), ..., ..., ..., ... ve ..."ya yönelik fuhuş suçundan 9 (dokuz) kez ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurularak, 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesine aykırı davranılması,
    b) Sanık hakkında eşi olan mağdur ... (...)’a, yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümde, eylemini resmi nikahlı eşine karşı işlediğinin kabulüne karşın, sanık hakkında TCK"nın 227/5. maddesinin uygulanmaması,
    c) Sanık hakkında mağdur ... (...)’a, yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümde, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla, suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgütün faaliyeti kapsamında müşteki Nurten ve her bir mağdurenin değişik zamanlarda olmak üzere birden fazla kez fuhuş yapmaları amacıyla aracılık edip, yer temin etmek suretiyle üzerlerine atılı suçları işledikleri sabit olan sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Yerel Mahkeme kararı isabetli görüldüğü belirtilmesine karşın, bozma sonrası kararda sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanmaması,
    5- Sanık ..."a yöneltilen fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
    İddianame içeriğine göre sanık hakkında mağdur ... Karaduman (... - Alyakut)’a yönelik fuhuş suçundan dava açıldığı, diğer mağdurlara yönelik sanık hakkında açılmış bir davanın bulunmadığı, Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/02/2010 tarih ve 2008/170 E - 2010/16 sayılı kararıyla sanık hakkında bu mağdura yönelik fuhuş eyleminden sanığın bir kez mahkumiyetine karar verildiği, O Yer Cumhuriyet Savcısı"nın atılı suç yönünden temyizi de bulunmadığı, sanığın temyizi üzerine ise Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin 26/12/2012 gün ve 2012/12837 E. ve 2012/13762 sayılı kararıyla bozulduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla, Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin bozma ilamının kaldırılmasına ve yerine “Fuhuşa sürüklenen mağdurelerin beyanları, HTS raporları ve tüm dosya içeriğinden sanıkların mağdurelere zorla ya da çaresizliklerinden faydalanarak fuhuş yaptırdıklarına dair yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların mağdurelere yönelik eylemleri nedeniyle cezalarının 5237 sayılı TCK"nın 227/4. maddesi uyarınca artırılması” ibaresinin eklenmesine karar verilerek bozma ilamında düzeltme yapıldığı anlaşılmakla,
    a) Sanık ... hakkında mağdur ... Karaduman(... - Alyakut)’a yönelik fuhuş suçu dışında diğer mağdurlara yönelik CMK"nın 170. maddesine uygun olarak açılmış davaların bulunmadığı, bu nedenle bozma sonrasında yalnızca mağdur ... Karaduman’a yönelik atılı suçtan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, dava konusu edilmeyen müşteki ... ile mağdurlar ... (...), ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ya yönelik fuhuş suçundan 9 (dokuz) kez ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurularak, 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesine aykırı davranılması,
    b) Sanık hakkında mağdur ... Karaduman (... - Alyakut)’a yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümde, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgütün faaliyeti kapsamında müşteki Nurten ve her bir mağdurenin değişik zamanlarda olmak üzere birden fazla kez fuhuş yapmaları amacıyla aracılık edip, yer temin etmek suretiyle üzerlerine atılı suçları işledikleri sabit olan sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Yerel Mahkeme kararı isabetli görüldüğü belirtilmesine karşın, bozma sonrası kararda sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanmaması,
    6- Sanıklar ... (Aslan), ..., ..., ..., ..., ..."a yöneltilen fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
    İddianame içeriğine göre sanıklar hakkında tek bir fuhuş suçundan ayrı ayrı dava açıldığı, Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/02/2010 tarih ve 2008/170 E - 2010/16 sayılı kararıyla sanıkların fuhuş eyleminden birer kez mahkumiyetlerine karar verildiği, O Yer Cumhuriyet Savcısı"nın atılı suç yönünden temyizi de bulunmadığı, sanıkların temyizi üzerine ise Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin 26/12/2012 gün ve 2012/12837 E. ve 2012/13762 sayılı kararıyla bozulduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla, Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin bozma ilamının kaldırılmasına ve yerine “Fuhuşa sürüklenen mağdurelerin beyanları, HTS raporları ve tüm dosya içeriğinden sanıkların mağdurelere zorla ya da çaresizliklerinden faydalanarak fuhuş yaptırdıklarına dair yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların mağdurelere yönelik eylemleri nedeniyle cezalarının 5237 sayılı TCK"nın 227/4. maddesi uyarınca artırılması” ibaresinin eklenmesine karar verilerek bozma ilamında düzeltme yapıldığı anlaşılmakla,
    a) Sanıklar hakkında tek bir fuhuş eyleminden ayrı ayrı dava açıldığı, bunun dışında sanıklar hakkında diğer mağdurlara yönelik fuhuş eyleminden CMK"nın 170. maddesine uygun olarak açılmış davaların bulunmadığı, bu nedenle bozma sonrasında yalnızca tek bir fuhuş eyleminden hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, dava konusu edilmeyen müşteki ... ile mağdurlar ... (...), ..., ... (...), ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ya yönelik fuhuş suçundan 10 (on) kez ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurularak, 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesine aykırı davranılması,

    b) Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla değişik zamanlarda olmak üzere birden fazla kez fuhuş yapması amacıyla aracılık edip, yer temin etmek suretiyle üzerine atılı suçu işlediği sabit olan sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına ilişkin yerel mahkeme kararının isabetli görüldüğü belirtilmesine karşın, bozma sonrası kararda sanıklar hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanmaması,
    7- Sanık ... Haliloğlu’na yöneltilen fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
    İddianame içeriğine göre sanık hakkında mağdur ...’ya yönelik fuhuş suçundan dava açıldığı, diğer mağdurlara yönelik sanık hakkında açılmış bir davanın bulunmadığı, Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/02/2010 tarih ve 2008/170 E - 2010/16 sayılı kararıyla sanık hakkında bu mağdura yönelik fuhuş eyleminden sanığın bir kez mahkumiyetine karar verildiği, O Yer Cumhuriyet Savcısı"nın atılı suç yönünden temyizi de bulunmadığı, sanığın temyizi üzerine ise Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin 26/12/2012 gün ve 12837-13762 sayılı kararıyla bozulduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla, Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin bozma ilamının kaldırılmasına ve yerine “Fuhuşa sürüklenen mağdurelerin beyanları, HTS raporları ve tüm dosya içeriğinden sanıkların mağdurelere zorla ya da çaresizliklerinden faydalanarak fuhuş yaptırdıklarına dair yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların mağdurelere yönelik eylemleri nedeniyle cezalarının 5237 sayılı TCK"nın 227/4. maddesi uyarınca artırılması” ibaresinin eklenmesine karar verilerek bozma ilamında düzeltme yapıldığı anlaşılmakla,
    a) Sanık hakkında mağdur ...’ya yönelik fuhuş suçu dışında diğer mağdurlara yönelik CMK"nın 170. maddesine uygun olarak açılmış davaların bulunmadığı, bu nedenle bozma sonrasında yalnızca mağdur ...’ya yönelik atılı suçtan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, dava konusu edilmeyen müşteki ... ile mağdurlar ... (...), ..., ... (...), ..., ..., ..., ... ve ..."ya yönelik fuhuş suçundan 9 (dokuz) kez ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurularak, 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesine aykırı davranılması,
    b) Sanık hakkında mağdur ...’ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümde, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgütün faaliyeti kapsamında müşteki Nurten ve her bir mağdurenin değişik zamanlarda olmak üzere birden fazla kez fuhuş yapmaları amacıyla aracılık edip, yer temin etmek suretiyle üzerlerine atılı suçları işledikleri sabit olan sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK"nun 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Yerel Mahkeme kararı isabetli görüldüğü belirtilmesine karşın, bozma sonrası kararda sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanmaması,
    8- Sanık ...’ya yöneltilen fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
    İddianame içeriğine göre sanık hakkında müşteki ...’a yönelik fuhuş suçundan dava açıldığı, diğer mağdurlara yönelik sanık hakkında açılmış bir davanın bulunmadığı, Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/02/2010 tarih ve 2008/170 E - 2010/16 sayılı kararıyla sanık hakkında bu mağdura yönelik fuhuş eyleminden sanığın bir kez mahkumiyetine karar verildiği, O Yer Cumhuriyet Savcısı"nın atılı suç yönünden temyizi de bulunmadığı, sanığın temyizi üzerine ise Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin 26/12/2012 gün ve 12837-13762 sayılı kararıyla bozulduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla, Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin bozma ilamının kaldırılmasına ve yerine “Fuhuşa sürüklenen mağdurelerin beyanları, HTS raporları ve tüm dosya içeriğinden sanıkların mağdurelere zorla ya da çaresizliklerinden faydalanarak fuhuş yaptırdıklarına dair yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların mağdurelere yönelik eylemleri nedeniyle cezalarının 5237 sayılı TCK"nun 227/4. maddesi uyarınca artırılması” ibaresinin eklenmesine karar verilerek bozma ilamında düzeltme yapıldığı anlaşılmakla,
    a) Sanık hakkında müşteki ...’a yönelik fuhuş suçu dışında diğer mağdurlara yönelik CMK"nın 170. maddesine uygun olarak açılmış davaların bulunmadığı, bu nedenle bozma sonrasında yalnızca müşteki ...’a yönelik atılı suçtan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, dava konusu edilmeyen mağdurlar ..., ... (...), ..., ... (...), ..., ..., ..., ..., ve ..."ya yönelik fuhuş suçundan 9 (dokuz) kez ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurularak, 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesine aykırı davranılması,
    b) Sanık hakkında müşteki ...’a yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümde Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgütün faaliyeti kapsamında müşteki Nurten ve her bir mağdurenin değişik zamanlarda olmak üzere birden fazla kez fuhuş yapmaları amacıyla aracılık edip, yer temin etmek suretiyle üzerlerine atılı suçları işledikleri sabit olan sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK"nun 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Yerel Mahkeme kararı isabetli görüldüğü belirtilmesine karşın, bozma sonrası kararda sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanmaması,
    9- Sanık ...’a yöneltilen fuhuş suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
    İddianame içeriğine göre sanık hakkında mağdur ...’ya yönelik fuhuş suçundan dava açıldığı, diğer mağdurlara yönelik sanık hakkında açılmış bir davanın bulunmadığı, Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/02/2010 tarih ve 2008/170 E - 2010/16 sayılı kararıyla sanık hakkında bu mağdura yönelik fuhuş eyleminden sanığın bir kez mahkumiyetine karar verildiği, O Yer Cumhuriyet Savcısı"nın atılı suç yönünden temyizi de bulunmadığı, sanığın temyizi üzerine ise Yargıtay 14. Ceza Dairesinin 26/12/2012 gün ve 12837-13762 sayılı kararıyla bozulduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla, Yargıtay 14. Ceza Dairesi"nin bozma ilamının kaldırılmasına ve yerine “Fuhuşa sürüklenen mağdurelerin beyanları, HTS raporları ve tüm dosya içeriğinden sanıkların mağdurelere zorla ya da çaresizliklerinden faydalanarak fuhuş yaptırdıklarına dair yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların mağdurelere yönelik eylemleri nedeniyle cezalarının 5237 sayılı TCK"nın 227/4. maddesi uyarınca artırılması” ibaresinin eklenmesine karar verilerek bozma ilamında düzeltme yapıldığı anlaşılmakla,
    a) Sanık hakkında mağdur ...’ya yönelik fuhuş suçu dışında diğer mağdurlara yönelik CMK"nın 170. maddesine uygun olarak açılmış davaların bulunmadığı, bu nedenle bozma sonrasında yalnızca mağdur ...’ya yönelik atılı suçtan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, dava konusu edilmeyen müşteki ..., mağdurlar ..., ... (...), ..., ... (...), ..., ..., ... ve ...’a yönelik fuhuş suçundan 9 (dokuz) kez ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurularak, 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesine aykırı davranılması,
    b) Sanık hakkında mağdur ...’ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümde, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 04/03/2014 tarih ve 2013/14-457 esas ve 2014/115 sayılı kararıyla suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgütün faaliyeti kapsamında müşteki Nurten ve her bir mağdurenin değişik zamanlarda olmak üzere birden fazla kez fuhuş yapmaları amacıyla aracılık edip, yer temin etmek suretiyle üzerlerine atılı suçları işledikleri sabit olan sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK"nun 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Yerel Mahkeme kararı isabetli görüldüğü belirtilmesine karşın, bozma sonrası kararda sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanmaması,
    Kanuna aykırı ve sanık O Yer Cumhuriyet Savcısı, sanıklar ... ve müdafisi, ... ve ... müdafisi, sanıklar ... ve müdafisi, ... müdafileri ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...’nın temyiz nedenleri yerinde görülmüş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, 23/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi