Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1122
Karar No: 2017/1892
Karar Tarihi: 14.02.2017

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/1122 Esas 2017/1892 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve sendikal tazminat ödenmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, davacının sendikal nedenle feshedildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak temyiz incelemesi sonucunda, davacının kendi isteğiyle işten ayrıldığı ve istifa dilekçesi verdiği ortaya çıkmıştır. Mahkeme bu nedenle, davanın reddine karar vermiştir. İş Yasası'nın 20/3 maddesi uyarınca hüküm verilen kararda görüşülen maddeler ise şöyledir: Istifa.
9. Hukuk Dairesi         2017/1122 E.  ,  2017/1892 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, iş akdinin sendikal nedenle feshedildiğini iddia ederek feshin geçersizliğine ve sendikal tazminat ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, davacının iş sözleşmesini istifa ederek sonlandırdığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonrasında, davacının İş Sendikası’na üye olduğu, davalı iş yerinde üyeliğinde ısrar edenlerin iş akitlerine son verilmesi şeklinde bir uygulamanın oluştuğu, aynı iş yerinde, birçok işçi tarafından sendikal nedenle yapılan feshin geçersizliğine dair verilen kararların Yargıtay onamasından geçerek kesinleştiği, davacının da samimi olarak belirttiği üzere, olay günü sendika üyesi olanların iş akitlerine son verildiği ve kendilerinden tazminatların ödenmesi amacıyla bir dilekçe alınması şeklinde söylenti üzerine, davacı söz konusu istifa dilekçesini yazıp imzaladığı, istifa dilekçesinde bahsi geçen herhangi bir tazminat ödemesi olmadığı gibi işverenin tazminatlarının derhal ödeneceği sözü vermek ve benzeri baskılarla işçiden yazılı istifa dilekçesi vermesini talep etmesi ve işçinin de buna uyması halinde, gerçek bir istifa iradesinden söz edilemeyeceğinden, feshin işverence sendikal nedenlerle gerçekleştirildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    Dosya kapsamına göre; davacının işverene hitaben yazdığı 18.06.2014 tarihli dilekçesinde işten kendi isteği ile ayrıldığını beyan ettiği ve aynı tarih itibariyle işveren tarafından işten ayrılma bildirgesi düzenlenerek SGK"ya sunulduğu, işten ayrılma bildirgesinde çıkış kodunun (3) istifa olarak bildirildiği anlaşılmaktadır. Yargıtay (kapatılan) 7. Hukuk Dairesi’nce 11.06.2015 tarihinde temyiz incelemesine tabi tutulan, aynı işyerinde çalışan ve aynı iddia ile açılan dava dosyalarında mahkemece işveren feshinin sendikal sebebe dayandığı sonucuna varılmasına rağmen, diğer işçiler tarafından açılan bu dava dosyalarında istifa dilekçesinin olmadığı tespit edilmiştir.
    Bu nedenle, istifa dilekçesinin araştırılması, davacının isticvabı ile birlikte delil durumunun tekrar değerlendirilmesi için ilk mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozma ilamı sonrasında yapılan 16/02/2016 tarihli celsede, davacı isticvabında, “Bana göstermiş olduğunuz 18/06/2014 tarihli dilekçenin altındaki imza bana aittir, yine söz konusu dilekçeyi kendi el yazımla yazdım, ancak bu dilekçenin son kısmıdır, üst tarafında her türlü tazminatlarımın ödenmesi koşuluyla işten ayrılmak gerektiği bildirildi, ben bunu imzaladım, dilekçeyi yazdığım tarihte işe gittiğimizde bizi yöneticiler odalarına çağırdılar , bize sendikaya üye olmayanların işlerine devam edebileceğini, sendika üyesi olanların ise tazminatların hesaplanarak iş akitlerine son verildiği söylendi, işveren İsmail Sönmez bana ve sendika üyesi olan işçilere hitaben "Yasemin hanımın yanına gidin tazminatlarını hesaplasın, sizden kendi el yazınızla dilekçe alsın" bende söz konusu dilekçeyi Yasemin hanımın söylediği gibi yazdım ve tazminatlarımın tarafıma ödenmesi kaydıyla imzaladım, zaten tarafıma herhangi bir ödeme de yapılmamıştır.” demiştir.
    Emsal dava dosyalarında bulunmayan istifa dilekçesindeki yazı ve imza davacı tarafça inkâr edilmemiş, ayrıca irade fesadına ilişkin iddiasını da mevcut delil durumu karşısında ispatlayamamıştır. Bu durumda istifaya değer vermek gerekir. Davanın reddi yerine kabulü hatalıdır.
    4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    F) Hüküm :
    Yukarda açıklanan gerekçe ile;
    1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2. Davanın REDDİNE,
    3. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
    4.Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 150.00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
    5. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 1.980,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    6. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine,
    Kesin olarak 14.02.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi