11. Hukuk Dairesi 2016/11969 E. , 2018/5029 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 08/03/2016 tarih ve 2012/195-2016/36 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalıların müvekkiline ait ... markalı viskinin kodlarını silmek suretiyle ...’ye ithalini sağladıklarını, 556 sayılı KHK"nın hükümleri gereğince müvekkili markasının kötüleştirildiğini ileri sürerek marka haklarına tecavüzün tespitini, haksız rekabet ve tecavüzün önlenmesini, sonuçlarının ortadan kaldırılmasını, ürünlerde bulunan müvekkiline ait marka ve ticari unvanın silinmesini, mümkün değilse imhasını, masrafı davalıdan alınarak hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı ... San. Pazl. Dış. Tic. Ltd. Şti. vekili, ürün kodlarının davacının dünyadaki satışların tekelini elinde tutmak, distiribütör ve satıcıları fişlemek için kullandığını, bunun da paralel ithalat hukukuna aykırı olduğunu, dava konusu ürünlerin paralel ithalat yoluyla temin edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ... Pazl. Ltd. Şti. vekili, ürünlerin yasaya uygun olarak ithal edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca davalılardan ... Gıda San. Ltd. Şti’nin davacıya ait ... markalı orijinal ürünleri yurt dışından ithal ederek Türkiye"de satışını yaptığı, diğer davalı ... Paz. Ltd. Şti.’nin ise ithal edilen bu ürünlerin ..."daki satış noktalarına dağıtımını yaptığı, ürünler üzerindeki seri numaralarının ürünü izlemek, üründen sorumlu olan kişiyi bilebilmek amacı taşıdığı, dava konusu ürünlerin orijinal ürünler olduğu, hakkın tükenmesi ilkesi gereği paralel ithalat ile ürünlerin ülkeye sokulabileceği ancak Türk mevzuatı uyarınca ürünler üzerine Türkçe etiket ve kod numaralarının bulunması gerektiği, dava konusu ürünlerin 3 adedi dışında bu yükümlülüklerin yerine getirildiği, 3 adet ürün bakımından ise "seri numarası arkadadır." yazısına rağmen ürünler üzerinde seri numaranın bulunmadığı gerekçesiyle ... markalı olup gümrükte el konulan ürünlerden ithalatçı firmanın etiketi üzerinde parti seri numarası yazılı olan ürünler bakımından davanın
reddine, yedieminde ve gümrükte bulunan ürünlerin iadesine, ... markalı olup gümrükte ve yedieminde el konulan viskiler üzerinde bulunan ithalatçı firmanın etiketi üzerinde parti seri numarası şişenin arkasındadır yazısı bulunan ancak seri numarası bulunmayan ürünler bakımından, marka haklarına tecavüz ve haksız rekabetin tespitine, ürünlerde davacı markasının silinmesine ve çıkarılmasına, mümkün olmayanların içindeki içki davalı tarafından alınarak şişelerin masrafı davalı taraftan alınarak imhasına, masrafı davalılardan alınarak hüküm özetinin ilanına, tedbirin hüküm kesinleşinceye kadar devamına karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dava, yasal yollardan piyasaya sürülmüş olan ve davalı tarafça paralel ithalat yoluyla yurda ithal edilmiş olan ve davacıya ait "..." markasını taşıyan orijinal viski şişeleri üzerindeki üretim seri/parti numaralarının şişeler üzerinde kaldırılması eyleminin 556 sayılı Marka KHK"nın 13. maddesi uyarınca markanın kötüleştirilmesi niteliğinde olup olmadığı hususuna ilişkindir.
Herşeyden önce 556 KHK"nın 13. maddesi uyarınca, hukuka uygun şekilde piyasaya sürülen markalı mallar üzerinde marka sahibinin hakkı tükenmiş olup hak sahibi bu malların paralel ithalat yoluyla ülkeye sokulmasına engel olamayacaktır. Her ne kadar marka sahibi, orijinal mallar üzerindeki markanın başkalarınca değiştirilmesi ve kötüleştirilmesine karşı çıkma hakkı bulunmakta ise de somut olayda olduğu gibi, davalı yanca orijinal malların hangi dağıtım zinciri aracılığıyla dağıtıldığının tespitini önlemek ve bu suretle fiyat avantajı sağlamak için orijinal üreticiler tarafından ürün üzerine yerleştirilen seri/parti numaralarının, ürünün dış görünümüne, imaj ve prestijine zarar vermeksizin kaldırılarak, ithalat sırasında kendilerince farklı ve yeni bir seri numarası yerleştirilmesi eyleminde hukuka aykırı bir haksız rekabet veya markanın kötülenmesi söz konusu olmadığından; Mahkemece bu nitelikteki mallar yönünden davanın reddine, ancak üç adet ürün şişesi üzerinde "seri/parti numarası şişenin arkasında yazılıdır" ibaresine rağmen şişe arkasında numara bulunmayan bu ürünler yönünden, tüketiciler nezdinde markayla ilgili kuşku uyandıracak ve olumlu imajını sarsacak olması nedeniyle bu eylemin 556 sayılı KHK"nın 13/2 maddesi uyarınca markanın kötüleştirilmesi niteliğinde görülerek davanın kabulüne dair yerel mahkeme kararı yerinde olup davacının temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Öte yandan, mahkemece ihlal konusu teşkil eden 3 ad. şişe yönünden gerekçeli kararın 2 no"lu hüküm fıkrasında ihtiyati tedbir kararının reddine, ihlal teşkil etmeyen ürünlerin ise 1 no"lu hükümde davalı tarafa iadesine karar verilmiş olduğu açık olduğundan ve bu nedenle tavzih isteminin reddi kararı hukuki yarardan yoksun olmakla bu kısma yönelik davalı temyizinin reddi ile hükmün onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 10/07/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.