19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/11235 Karar No: 2016/2005
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/11235 Esas 2016/2005 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalı ile arasında Bayilik Sözleşmesi bulunduğunu ve damga vergisi olarak ödenen tutarın davalıdan talep edildiğini ancak davalının ödeme yapmaması sonucu icra takibi başlatıldığını belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise zamanaşımı ve sözleşmenin damga vergisinden muaf tutulması gibi savunmalarla davanın reddini istemiştir. Mahkemece, zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı ve damga vergisi sorumluluğunun davalıya ait olduğu ancak sözleşmenin feshedilmiş olması nedeniyle sözleşmeye dayanılamayacağı, davacının rücu hakkına sahip olduğu ve alacağın likit olduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve icra inkar tazminatı da hüküm altına alınmıştır. Ancak söz konusu sözleşmenin eki mahiyetindeki Protokol uyarınca damga vergisi sorumluluğunun davalıya ait olduğu belirtildiğinden mahkeme kararı bozulmuştur. Kararda Damga Vergisi Kanunu'nun 24. maddesi ile müteselsil sorumluluk esasının getirildiği ve davacının rücu hakkının bulunduğu açıkl
19. Hukuk Dairesi 2015/11235 E. , 2016/2005 K. "İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında Bayilik Sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme gereği doğacak her türlü vergiden bayinin sorumlu olduğunu, müvekkili tarafından 18/09/2013 tarihinde sözleşmenin damga vergisi olarak ........ TL"yi vergi dairesine ödediklerini, sözleşme gereği ödemenin davalıdan talep edildiğini, davalının ödeme yapmaması üzerine başlatılan icra takibinin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, talebin zamanaşımına uğradığını, taraflar arasındaki sözleşmenin belli bir parayı ihtiva etmemesi sebebiyle damga vergisinden muaf olduğunu, vergi dairesine ihtirazi kayıt ileri sürmeden kendi rızasıyla ödeme yapan davacının müvekkilinden talepte bulunamayacağını, mahiyeti tartışmalı olan alacağın likit sayılamayacağını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalının zamanaşımına yönelik itirazının yerinde olmadığı, taraflar arasındaki sözleşmeye göre damga vergisinden davalının sorumlu olmasına rağmen sözleşme feshedilmiş olduğundan artık sözleşmeye dayanılamayacağı, Damga Vergisi Kanunu"nun 24.maddesi müteselsil sorumluluk esasını getirdiğinden davacının yasal düzenleme gereği ½ rücu hakkının bulunduğu ve alacağın likit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, A.........İcra Müdürlüğü"nün ......sas numaralı dosyasının ....TL üzerinden devamına,hükmedilen alacağın % 20"si üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. ...... tarihli Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi"nin eki mahiyetindeki Protokolün 5.maddesi gereğince sözleşmenin damga vergisinin tamamından davalının sorumlu olacağı düzenlemesi bulunduğundan davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken ½ oranında sorumluluk kabul edilerek kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, .......gününde oybirliğiyle karar verildi.